Ülkemizde kamu oyunun ikiye bölünmüş olması, alışılmış bir olaydır. Rusya yanlıları ve karşıtları, yeni devlet borcuna “evet” diyenler ve karşı çıkanlar, kısa bir süre öncesinden ise Bansko kayak merkezinde ikinci teleferikten yana ve karşı olanlar olmak üzere her konuda birbirine zıt görüşler vardır.
Alp kayakla ilgilenen ve Bulgaristan’ı kış sezonunda ziyaret etmiş bulunan herkes, Doğu Avrupa’da en modern kayak merkezi olan Bansko’nun Dünya Kupasının sahipleri olan diğer prestijli beldelerin yanında yer aldığını biliyor. Hafta sonunda yapılacak üç startta önde kayak kadın yarışmacıları Bansko’da bir araya gelecekler.
Ancak Bansko’nun adı yurt içinde başka vesilelerle de anılıyor. Yıllardır çevreciler ve kayak sporu severleri arasında kızgın tartışmalar yürütülmektedir. Şimdi tartışma konusu, Bansko’dan Todorka tepesi altındaki kayak sahasına kadar ikinci kabinli teleferiğin inşa edilmesi olmaktadır. Çünkü imtiyaz sahibi şirketin temsilcilerine göre mevcut tesis büyük sayıdaki turistler için yetersiz kalıyor ve oluşan kuyruklar, Bansko konuklarının memnuniyetsizlik duymalarına yol açıyor. Öte yandan çevreciler, bir kez daha asırlık ağaçların acımasızca kesileceğinden endişe ediyorlar.
Bansko’da ikinci teleferiğin kurulması ile ilgili Tatışmalar, çok daha önemli bir konuyu - ülkede dağ turizminin gelişmesi konusunu dikkatlerin dışında bırakıyor. Bulgaristan’ın prestijli turizm destinasyonu olması için bir dizi şartın sağlanması gerekiyor. Güvenli yollar, rahat oteller, güler yüzlü personel, kaliteli hizmetler ve uzun vadeli vziyon. Bütün bunlar yokken ikinci teleferik pek bir yarar sağlamaz.İşin asıl üzüntü verici tarafı, uzadıkça uzayan tartışmanın hem dağlık bölgelerin hem Karadeniz kıyısının geleceğinin ne olması gerektiğine dair kamu tartışmasına yol açmamış olmasıdır.
Kesin olan birşey vardır – Pirin dağı Alpler değil, kumsallarımız da Akdeniz kıyısı değildir, fakat yerli insanlar ve inşaatçılar Kitzbühel ve Nitsa’nın kazançlarını hayal ediyorlar. Bulgaristan’da ancak turizm sektörünün geleceğine dair vizyon netleşince Bansko’da ikinci teleferik tartışması gibi yüzeysel ihtilaflar, tamamen gereksiz olacak.
Çeviri :Tanya Blagova
Nikopol (bir zamanlar Niğbolu) kentini “Asırların şehri” olarak adlandırıyorlar. Roma İmperatoru Marc Avrelius döneminde 169. yılında, yani 2. yüzyılda ortaya çıkan kent, 629 yılında Bizans İmperatoru Nikifor 3. Foka tarafından ele geçiriliyor...
Doğu Rodoplar’ın büklümlerinde saklı olan Pçelarovo köyünde anlatılan rivayete göre eskiden bölgede bulunan asırlık meşe ormanları ve ceviz ağaçlarının kovuklarında yaban arıları kendilerine yuva yaparmış. Köyün adından da anlaşılacağı üzere..
“Kabak diyarı” olarak bilinen Sevlievo’da Sonbahar Panayırı kapsamında düzenlenen Kabak Festivali, “Renkli Kabak Düşleri” adı verilen eğlenceli atölye ile başladı. Belediye Başkanlığı tarafından gelenek üzerine her yıl düzenlenen şenlikler,..
BGNES’in haberine göre, Bulgaristan’ın üç büyük kış tatil beldesi Borovets, Bansko ve Pamporovo’daki pistler, sezonun resmi açılışından önce..