Rus savaş uçağının Türkiye tarafından düşürülmesinden sonra Rusya ve Türkiye arasındaki ilişkiler çok gerildi ve bütün dünyada yankılandı. Bulgaristan’da da büyük gerginlik yarattı, ki bu anlaşılır. En büyük sınır komşumuz Türkiye ve en büyük eski müttefikimiz , günümüzde ise NATO çizgisinde en büyük rakibimiz olan Rusya arasında ilişkiler ansızın ve son derece gerildi. Bulgaristan sınırlarına yakın olan bölgede durum kritik noktadayken, Bulgaristan’ın tartışmadaki iki tarafla da ilişkileri hassastır. Sofya Türkiye’ye AB’nde güçlü destek sağlıyor ve Suriye’de güvenlik bölgesi sayesinde mülteci akınını durdurmasını bekliyor. Moskova ile ilişkilerde ise NATO ve AB’ne olan ciddi yükümlülüklerinden dolayı zorluklar çekiyor. Bulgaristan’daki tepkiler sürpriz olmadı, ama bazı özelliklerinden dolayı dikkat çektiler.
Olay sırasında Başbakan ve yedi bakan Çin ziyaretindeydiler ve resmi tepki gecikti. Dışişleri bakanlığı NATO’nun Brüksel zirvesi öncesi yorum yapmayı reddetti. Sofya’nın Türkiye Büyükelçisi Nadejda Neynski mülteci krizi, bölgede ekonomik temaslar üzerinde ve Bulgar toplumunda Rusya taraftarları ev karşıtları arasında gerginlik yaratabileceğinden dolayı endişelerini dile getirdi. Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliev beklenmedik bir suskunluk ile tepki gösterdi. Bu dikkat çekti. Ukrayna krizi ile ilgili olarak bir buçuk yıl önce silahlı kuvvetlerin baş komutanı olarak Bulgar savaş uçaklarının Karadeniz sahalarında sık sık Rus uçaklarının sınır ihlallerini sınırlamak zorunda kaldıklarını endişeyle öne sürmüştü. Sadece bir hafta önce İngiliz gazetesine konuşan Plevneliev Rusya’nın Balkanlar’da ‘hibrid savaş’ yürüttüğünü uyardı. Günümüzde Cumhurbaşkanı sessiz kaldı. Muhtemelen Borisov’un ‘şahin’ olmamalıyız ve dünyada dengenin çok hassas olduğu sıralarda dikkatlice konuşmalıyız’ sözlerine uydu.Borisov’un Cumhurbaşkanına bu önerisini iktidarda olan GERB partisi parlamento güçlerine ‘oldukça akıllı, dikkatli ve dengeli olmalıyız’ şeklinde sundu. NATO ve AB’nden de benzer tutum için çağırıda bulundular, ama belli ki bu parlamentoda herkes tarafından beğenilmedi. Hak ve Özgürlükler Hareketi DPS ‘gerginliği azaltma’ çağırısını deklarasyon ile destekledi, fakat olay ile ilgili olarak Ankara bakış açısının arkasında durdu. BSP objektif uluslararası araştırma istedi, direkt olmasa da tartışmada Rus gerekçelerini destekledi. Milliyetçi ‘Ataka’ partisi Türkiye’nin ‘askeri saldırısını’ kınayan ortak bir deklarasyon önerdi.
Başbakan Çin’den emir verdi, Bakanlar kurulunda ülkenin resmi tutumu belirlensin. Toplantıda Bulgaristan ve NATO ve AB müttefiklerinin, gerginliğin çabuk bastırılmasıyla çözümlerin Moskova ve Ankara arasında yoğun temaslar ile aranması gerekti tespit edildi.
Aynı zamanda gerginliğin voltajı düşmeye başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan barış ve diplomatik çabalarda ısrar etti, başbakan Davutoğlu Rusya’yı ‘dost’ ülke ilan ederken, ölen pilot için başsağlığı diledi. Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov uçağın düşürülmesini ‘Planlı provokasyon’ olarak niteledi , ama bundan dolayı Rusya’nın Türkiye ile savaş a girmeyeceği güvencesi verdi. Bundan sonra ancak ikincil ekonomik etkiler gündemde. Bölgede ekonomik çıkarların yer değiştirmesine de tanık olacağız. Tartışma diğer araçlarla devam ediyor ve Bulgaristan’ı da yakından ilgilendiriyor.
Türkçesi: M]jgan Baharova
27 Ekim’de düzenlenen erken genel seçimlerinde oy kullanan seçmenler daha da renkli bir parlamentonun hatlarını çizdi. İlk tahminler 9 partili bir Halk Meclisi yönündeydi, ancak Merkez Seçim Komisyonu(MSK)’nun sandık kurulu protokollerinin yüzde 100’nün..
Sıradaki erken genel seçimler artık arkada kaldı. Geçen erken seçimlere kıyasla katılım oranın biraz daha yüksek olması dışında, siyasi tahminlerde ve politik yapılaşmaların ne olacağı ve nasıl bir kabine ortaklığı kurulacağı sorularına yanıt bulmak yine..
Bulgaristan vatandaşları üç yılda yedinci kez olmak üzere sandık başına geçti. Bu yıl Haziran ayında olduğu gibi, şimdi de katılım düşük. Bulgaristan radyosu Sofya merkezinde anket yaptı ve insanların nabzını yokladı. Ülkeye sağlam bir yönetim..