Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2025 Tüm hakları saklıdır

Hristo Goleminov’un jazz ve düşünce özgürlüğü

Photo: özel arşiv

Genç saksafon ustası iki ünlü müzisyen ailenin torunudur. Büyük Bulgar besteci Marin Goleminov’un torunu, yaşamının son yıllarını Portekiz’de geçiren ünlü orkestra şefi Kamen Goleminov’un oğludur. Diğer dedesi dünyaca ünlü kemancı Georgi Badev. Anneesi Rumyana Badeva Orquestra Sinfónica do Porto Casa da Música’nın üyesidir. Hristo etrafındaki klasik müzisyenlere rağmen saksafonu seçer. İlk kez Bulgar sahnesine 2016 yılında çıktı.

Hristo yaşamını anlattı: "Portekiz’in ikinci en büyük şehri Porto’da doğdum. Ama her zaman deniz kıyısında Porto’ya çok yakın Espinho küçük bir şehirde yaşadım.Escola Profissional de Música de Espinho Müzik okulunu bitirdim. Orada öğretmenim Gilberto Bernardes yanında okudum. Porto Müzik üniversitesinde eğitimimi devam eettim. Prof. Henk van Twillert ülkede ilk saksafon sınıfını kurdu. Ve ben de onun öğrencisi olduğumdan dolayı çok mutluyum. Eğitimimizin esas bölümü topluluk içinde enstrüman çalmak. Şu anda 12 kişiyiz, on iki saksafoncu. Birisi de öğretmenimiz. Repertuvarımızda Schubert, Bach, Barber...var."

Portekiz’deki konserler dışında yılda bir ülke dışına çıkıyorlar. Avrupa ve ABD’de konser veriyorlar.

Hristo beste denemeleri de yapıyor. İlk bestesini Vladigerovi kardeşler ile verdikleri konserler için yazdı. Burada Vladigerovi kardeşlerinin de Bulgar klasiği Panço Vladigerov’un torunları olduğunu ekleyelim.

Hristo anlatıyor: "Altı yaşındayken müzik dersleri almaya başladım. Tuba çalacağıma karar verdim. Daha sonra vazgeçtim. Trompet çalmaya başladım. Ama orada dişlerden dolayı biraz büyümemi beklemek zorunda kaldım. Tam yedi yaşını doldurduktan sonra saksafon çalacağımı bildirmişim, annemin hatıralarına göre. Bir eski enstrüman verdiler bana ve o zamandan beri saksafondan ayrılmadım. Daha sonra Vladigerovi’nin torunlarıyla tanıştım. Bizim aileler birbirini tanıyor ama biz üçüncü nesil tanışmıyorduk. Onlar Viyana’da oturuyor. Ve her şey çok kolay oldu. Viyana’da provalar yaptık. Sonra onlar Stunci’yi davet ettiler. Ve Bulgaristan’daki konserleri örgütlediler. Sık sık jazz çalıyorum ve bunu tercih etmeye başladım. Kendim oluyorum bu müzik sayesinde, düşüncem özgür oluyor. "


Çeviri: Müjgan Baharova



Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Dimitar Valchev, BNR'nin Birinci stüdyosunda (197yılı)

Dimitar Valchev– "Bir Bulgar gülü"

"Nota dizeleri, kırlangıçların konduğu telgraf tellerine benziyorsa, yazdığı binlerce notaları ülkenin dört bir yanına uzanan Maestro, mutluluğun beyaz kırlangıcını bulmak için bu telgraf telleri boyunca yürüdü. Bunu kendisi için değil, bizim için..

Eklenme 04.07.2025 08:40

A to JazZ Festivalinde kaliteli müzik ve efsane sanatçılar sahnede olacak

Jazz müziği severleri gelenek üzerine Temmuz ayının başında A to JazZ  adı ile düzenlenen festivali bekliyor. Bu yıl festival, 3 ile 6 Temmuz günleri arasında her zaman olduğu gibi başkentin Güney Parkı ’nda yapılacak. Zamanla Sofya’nın..

Eklenme 03.07.2025 14:05

"Temmuz"

Yeni başlayan aya P.I.F. grubunun “Temmuz” parçası ile “merhaba” diyoruz. Bundan 10 yıl önce yapılan bu parça, günümüzde de pere tarzının hafifliği ile yaz mevsiminin tazeliğini taşıyor . Parçanın beste ve sözleri, frontman Dimo..

Eklenme 01.07.2025 13:16