Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Danço Radulov: “Kavalın tatlı sesini hiçbir zaman unutmayalım”

БНР Новини
Photo: özel arşiv

Ünlü Bulgar kavalcılardan Danço Radulov, sanatıyla modern eğilimlere kanmış olan yaşıtlarının çoğundan ayrılarak folklor müziğinin geleneksel bir şekilde çalınmasına sadık kaldı. Birçok kavalcı, diğer müzik stillerine has olan teknikleri tercih ederken Danço Radulov, eski usta kavalcılarına has çalma stilini ve kavalın “tatlı sesini” korumayı becerdi. Kendisinin bestelediği halk dansları ve enstrümantal piyesler, eski zamanların köylerdeki meydan ve panayır neşesini taşıyor.

Besteleri ile çağdaş dünyamızda geleneksel sanatımızın eski örneklerine hala ihtiyaç duyulduğunu gösteren Danço Radulov’un Bulgaristan Milli Radyosu’nun fonunda yaklaşık 150 solo, türkü düzenlemesi, halk dansları, dans gösterileri için kendi piyes kaydı var. En yeni başarılı eserlerinden biri “Bılgare” topluluğunun “Osmoto Çudo” (Sekizinci Mucize) gösterisi için yarattığı müziktir.

Danço Radulov, 60’ıncı yıldönümüne girdi. Bu da, ilk öğretmenleri ve dünyadaki konserlerden anıları hatırlamak için bir vesiledir.

Danço Radulov, hayatı ve kariyeri hakkında şunları paylaşıyor: “Ben, Varna yakınında bulunan Suvorovo şehrindenim. Orada Yambol bölgesinden göceden çok insan var. Annemin ve babamın soyları oralardan gelmiştir. Daha çocukluğumdan beri kavalcı olan dedem İvan Çolaka’yı dinliyordum. Diğer dedem Yordan ise çok güzel şarkı söylüyordu. Köyde Bulgaristan Milli Radyosu’nun halk müziği programları dinleniyordu. Nikola Gançev’i, Vılkana Stoyanova’yı, Stayka Gökova’yı dinlemeyi severdik. Onlar, folklor sanatının büyük “yıldızları” idi. Onları kendimize çok yakın hissediyorduk, çünkü Trakya bölgesinden idiler. Evimize misafirliğe büyük kavalcı Jelyo Dimov ve de Nikola Gançev geliyorlardı. Sonra Varna’ya gittik ve orada bir folklor okulunu ziyaret etmeye başladım, arkasından çocuklarla bir orkestrada çalmaya başladık. İlk öğretmenim Tsvyatko Denkov idi. Kotel’e gitmeden önce topluluk sanatına dokunmuştum. Milli Folklor Sanatları Okulu’nda genç kavalcı Dimço Jelev yanında öğrenim gördüm. Dimço Jelev’in ustalığı, Nikola Gançev ve Stoyan Veliçkov’un sanatına yakın idi. Stoyan Çobanov, Kotel’deki diğer öğretmenlerimden biriydi. Plovdiv’deki Müzik Akademisi’nde öğretmenlerim, Prof. Vasilev ve Prof. Dosev idi. Orası, dans, orkestra ve koro için eserlerin yaratılması için bir nevi laboratuvar idi. Yarattığım solo, “Kozlucansko Horo” idi. Kısa bir süre için Plovdiv’de “Trakya” topluluğunun orkestrasında çaldım. Daha ikinci sınıf üniversite öğrencisi olarak “Varna” topluluğunun başlıca sanat yöneticisi Prof. Petır Angelov tarafından orkestra şefliğine davet edildim.”

Danço Radulov, müzik severlerle bazı unutulmaz karşılaşmalarını anlatarak şunları söylüyor: “Dünya sahnelerinde yaşantılardan en heyecan verici olanı, İtalya’nın Perugia şehrinde oldu. Konserimiz, bir öğrenci mekanında genç insanlardan ibaret olan seyirciler içindi. Konser sonunda, çalınan bütün istek parçalardan sonra personel girişinden çıktığımızda bütün seyirciler, etrafta dizilmişti, bizleri alkışlıyordu ve “Fantastico, fantastico” diye bağırıyordu. Bu, hafızamda kaldı. ABD’de “Bulgar Seslerinin Gizemi” topluluğu ile birlikte en prestijli salonlarda konserler veriyordum. Performans sırasında, her solodan sonra bu kadar çok alkış vardı ki konsere devam edemiyorduk. Yaratıcılığımın önemli bir anı, Besarabya’daki çalışmalarım. Benim atalarım oralardandır. 2000 yılında Bolgrad Lisesi’nde Bulgar folklor ve kültür dersleri vermeye başladım, bir orkestra, okul ve koro kurdum. Arkasından Moldova’nın Tvırditsa şehrine gittim. Orada müzik koleji var ve kaval ve gayda için özel dersler verdim. Eğer kaval çalmayı öğrenmeseydim, hayatımın ne olacağını düşünemiyorum. Bütün hayatım, kaval ve folklor ile geçti.”

Çeviri: Rayna İvanova




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Kottarashky’den Berlin’de film tanıtımı ve konser dinletisi

Kottarashky , yeni yüzyılın birinci onyılında sahneye çıkan en ilginç sanatçılardan biridir. Bu lakabın arkasında duran Nikola Gruev , farklı tarzları karıştırarak durmadan denemeler yapıyor. Bulgar folkloruna olan standart dışı bakışı ile..

Eklenme 05.11.2024 14:24

“Zaydi, Zaydi, Yasno Slantse"

“ Zaydi, Zaydi, Yasno Slantse ”- Bulgaristan'ın en güzel ebedi halk şarkılarından biridir. En az beş yüzyıl boyunca bir melodi olarak var olduğuna inanılıyor. Lyuben Karavelov'un derlediği ve 1878 gibi erken bir tarihte Veliko Tarnovo'daki..

Eklenme 01.11.2024 10:24

Varna ve Sliven’de, Vesko Pantaleev – Eschkenazy ve “Müzik Aleminde” müziği rüzgarı esecek

Dünyaca ünlü keman sanatçısı ve Amsterdam Kraliyet Concergebow Orkestrası Baş Kemancısı Vesko Pantaleev – Eschkenazy , doğup büyüdüğü Sofya’ya geldi. Vesko Eschkenazy, George Miltiyadoff ’un şefliğindeki Pleven Filarmoni Orkestrası ile birlikte..

Eklenme 31.10.2024 06:35