Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Tuna nehrine yakın rotalar, özgür ruhlu turistleri büyülüyor

4
Photo: ciela.bg

Bugünlerde kitap piyasasında seyahatname türünden ilginç bir kitap çıktı. "Tuna boyunda seyahat önerileri" başlığı ile okuyucuların beğenisine sunulan kitabı yazan gençler, önsözde gezi meraklılarına şöyle sesleniyorlar:

“Sularında fatihlerin, devrimcilerin, tüccarların ve göçmenlerın yüzmüş olduğu Tuna nehri ülkemiz insanlarını hep duygulandırmıştır. Günümüzde Tuna boyunda yeniden keşfedilecek çok şey var. Vidin'den yola çıkarak Oryahovo, Sviştov ve Ruse’den ta Tutrakan ve Silistra'ya kadar yolculuk yaptık. Belogradçik, Çiprovtsi, Vratsa, Loveç, Pavlikeni, Razgrad gibi büyük nehirle yüzyıllar boyunca bağlantılı olan şehirlere de uğradık. Banat Bulgarları, Ulahlar, Torlaklar, Kapanetsler ve Alevilere misafir olduk. Pelikan ve deniz kartallarını izlemek için Tuna’nın kum adalarına kadar gittik. Tuna, ruhu özgür olan insanlar içindir!”

Kitabı yazan Vesela Nikolaeva, Gavril Gavrilov ve Mihail Mihov, farklı mesleklere sahip genç insanlardır. Onları birbirine bağlayan amaç ise, Kuzey Bulgaristan'ın görülecek ve gezilecek yerlerinin anlatılmasıdır.

Kitapta, Traklar’dan ve Roma döneminden kalan mirasla ilgili ilginç hususlar anlatılıyor, korumalı alanlara ve biyolojik çeşitliliğe dikkat çekiliyor, Tuna boyunda yapılan şaraplara ve sunulan yemeklere ayrı yer veriliyor.

Gezi rehberi de diyebileceğimiz "Tuna boyunda seyahat önerileri" kitabında birçok renkli resim bulunmakta, doğal zenginlikler, bağların yetiştirilmesi ile ilgili ayrıntılar, yerli gelenek ve göreneklerle ilgili bilgiler sunulmaktadır, hangi yerin hangi mevsimde ziyaret edilmesinin en uygun olacağı belirtilmektedir.

“Sık sık Tuna’nın aşağı ve yukarı akımları arasında karşılaştırma yapılır. Tuna’nın yukarı kısmında bulunan devletlerin başkentleri, nehrin üzerinde yer alır, şehirler Tuna’ya bakar. Buna karşılık, burada, Tuna’nın aşağı bölümünde yerleşim yerleri neredeyse hiç görülmez, vahşi doğa ve tipik kum adaları ağır basıyor. Bu yaban dünyayı nehrin kıyısında durmakla yaşamak mümkün değil. Ancak nehir boyunda seyahat etmekle mümkündür” diyor Mihai.

“Bu uluslararası bir nehir ve bir rehber olarak ben doğduğum Ruse şehri ve çevresindeki bölgenin tanıtımına katkıda bulunmaya çalışıyorum. Tuna Nehri'nin vahşi tarafını göstermeye çalıştım. Tuna bölgesi turizm alanında çalışanların sayısı bakımından ülkemizd son sırada yer alıyor. Kuzey Bulgaristan'da yeni rotalar kurmak ve tanıtmak konusunda hevesli meraklılar ve profesyoneller de yok.  Bölgedeki en sevdiğim yerler Ruse dağları, Rusenski Lom Doğa Parkı ve Tuna Nehri’nin kendisidir. Yantra ve Tuna nehirlerinde rafting yapmak, Tuna adalarını ziyaret etmek, vahşi kuşları gözlemlemek de kesinlikle kaçırılmaması gereken bir yaşantıdır. Kitapta ayrıca Magura ve Venetsa mağaraları dahil Belogradçik ve cıvarından çok sayıda fotoğraf bulunmaktadır.”

“Kuzey Bulgaristan’ın merkezinde, Tuna’ya yakın bir köyde yaşadım, soyumun yarısı Sviştov’lu. Kuzeybatı Bulgaristan’ın kitaba dahil edilmesinde ısrar ettim, çünkü birkaç yıldır "Kuzeydoğu Bulgaristan" sitesiyle çalışıyorum. Sitede, bu az bilinen bölgeyi tanıtıyoruz. Her bir yazarın görevi, en iyi bildiği ve en çok sevdiği yerleri anlatmaktı. Kitap böyle ortaya çıktı” – diyor gazeteci Vesela Nikolaeva ve şöyle devam ediyor:

“Tuna bölgesinde en büyük sorunlarından biri de nüfusun azalması. Burada, bu sürecin hızlı ilerlediği hissediliyor. Sebepler çoğunlukla ekonomiktir. Bana öyle geliyor ki eğer insanlar kendilerine daha fazla güvenirse, oraya yeni hevesliler gidecek ve yeni yerleşimciler olacak. Çabalarımızın amacı insanları doğdukları yerlere geri getirmek değil. Bulgaristan tarihinden ve tanımladığımız bölgelerden örneklerle, nehirdeki ticaretin ve zengin kültürün Bulgaristan’ın ve Avrupa'nın diğer yerlerinden birçok insanı buraya celbettiğini ve bu insanların Tuna boyuna yerleşmeyi tercih ettiklerini anlattık.”

Fotoğraflar: ciela.bg ve özel arşiv

Çeviri: Habil Habilov


Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Galeri

Kategorideki diğer yazılar

Felix Kanitz gravürü: Sütlü Çeşme (Eliya Çeşmesi) Nikopol

Nikopol’da Eliya Çeşmesi aşk dizeleriyle asırların sevgi sözcüklerini fısıldıyor

Nikopol (bir zamanlar Niğbolu) kentini  “Asırların şehri”  olarak adlandırıyorlar. Roma İmperatoru Marc Avrelius döneminde 169. yılında, yani 2. yüzyılda ortaya çıkan kent, 629 yılında Bizans İmperatoru Nikifor 3. Foka tarafından ele geçiriliyor...

Eklenme 25.10.2024 09:15

Pçelarovo köyünde 500 yıllık sarı çam ağacı boy gösteriyor

Doğu Rodoplar’ın büklümlerinde saklı olan Pçelarovo köyünde anlatılan rivayete göre eskiden bölgede bulunan asırlık meşe ormanları ve ceviz ağaçlarının kovuklarında yaban arıları kendilerine yuva yaparmış. Köyün adından da anlaşılacağı üzere..

Eklenme 19.10.2024 08:55

Sevlievo’da Kabak Festivali düzenleniyor

“Kabak diyarı” olarak bilinen Sevlievo’da Sonbahar Panayırı kapsamında düzenlenen Kabak Festivali, “Renkli Kabak Düşleri” adı verilen eğlenceli atölye ile başladı. Belediye Başkanlığı tarafından gelenek üzerine her yıl düzenlenen şenlikler,..

Eklenme 12.10.2024 08:54