Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Angela Rodel Bulgar edebiyatını İngilizce konuşulan ülkelerde tanıtıyor

Amerikalı çevirmen Bulgar yazarları çok orijinal buluyor

Photo: arşiv

Amerikalı Angela Rodel, 15 yıl önce Bulgaristan'da yaşamayı ve çalışmayı seçti. O zamandan beri, "Gologan" grubundaki müzisyenlerle birlikte Bulgar folkor şarkıları seslendirmesinin yanı sıra, ünlü Bulgar yönetmenlerin çektiği birkaç uzun metrajlı oynadı. Ancak zamanının çoğunu dilimizi tanımak ve Bulgar yazarları çevirmekle geçiriyor. Çevirmenlik mesleği tam da bu yüzden onu İngilizce konuşulan ülkelerde Bulgar kültür elçisi olmasına yol açıyor. İki yıl önce, Angela Rodel, Georgi Gospodinov'a ait Hüznün Fiziği kitabının İngilizceye çevirisiyle Amerikan PEN Kulübü ödüllerinde kısa listede yer aldı. 

Minnesota'da doğdu ve Yale Üniversitesi’nde Dilbilim ve Rusça okudu. Okuldaki Slav korosuna kaydoldu ve “Bulgar Seslerinin Gizemi” müziklerine aşık oldu. Angela, 1995 yılında Koprivshtitsa'daki folklor fuarına katılmak için Bulgaristan'ı ziyaret etti ve Bulgar halk müziğine olan tutkusu ülkemize, dilimize ve kültürümüze karşı güçlü bir sevgiye dönüştü.

1996'da. Angela, Fulbright bursuyla Sofya'ya taşındı, edebiyat, müzik ve folklor okudu. Daha o dönemde bile, yaptığı seçimler sınanıyordu. Aynı yıl kışın Bulgaristan derin bir ekonomik ve politik krizden geçerken, kitlesel protestolar yaşandı ve gidişattan memnun olmayan birçok insan Sofya'daki parlamento binasına saldırdı. Angela, enflasyonun maaşları erittiği o dönemde Bulgaristan'da yaşayan insanların ne kadar zor zamanlar geçirdiğini, bir hafta sonrası için bile para biriktiremediklerini hatırlıyor. Angela, “Çağdaş Bulgaristan'ın nasıl bir yer olduğunu ve burada ne tür insanların yaşadığını o zaman farkına vardım,” diyor. Bugün pek çok çalışmasına ek olarak Angela Rodel, Sofya Üniversitesi Slav Dilleri Filolojisi Fakültesinde tercüman ve editörlere yönelik Yüksek Lisans Programında ders vermektedir. Orada kendi sularında hissediyor ve müzikal kulağınızın olmasının bir yabancı dili daha hızlı öğrenmeniz için ön şart olduğunu söylüyor.

“Biz tercümanlar genellikle arka plandayız ancak çalışmalarımızı bu edebiyat endüstrisinde sergilemek yine de güzel fikir,” diyor Angela Rodel. “Ve çeviri de sanattır. Bulgaristan'a doğru zamanda gelen doğru insan gibi hissediyorum. Tercüman olarak gelişimimdeki ve aynı zamanda Bulgar edebiyatının İngilizceye çevrilmesinde kilit nokta Elizabeth Kostova Vakfı'nın kurulmasıydı. Elizabeth’in kendisi de Bulgar eşe sahip bir yazar. Ve böyle bir kurumun çeviriyi ele alması gerektiğine karar vermiştir. Daha önce hiç çeviri yapmamıştım, sadece dilbilimciydim, ancak arkadaşlarım hep şiir ya da hikaye çevirmemi isterdi. Şimdi Sofya Üniversitesinde 5-6 yıldır ders verdiğim için mutluyum. İngilizce ile yetişen ve yurtdışında İngilizce okuyan birçok Bulgar olduğunu görüyorum. Buraya geri dönüyorlar ve bana iyi çeviri yapabilecek insanların olmaya devam edeceği umudunu veriyor. 10 yıl içinde, benim gibi çok daha fazla insan olacak ve bu, pek çok yazarın tercüme edilmesine ve daha fazla yayıncının Bulgar yazarlar tarafından yazılmış eserlerin yayınlanmasına olanak sağlayacak”

Şimdiye kadar çevirdiği eserlerin sahipleri Bulgar yazarlar, Angela’dan şükran ve hayranlıkla bahsediyorlar. Kendisi gibi hayallerini gerçekleştirmek isteyen birçok Bulgar için örnek olduğu söyleniyor. “Ancak ABD’de kitap çevirisi tam bir endüstridir,” diyor Angela. Üniversite, yaratıcı yazarlık kursları, üç ayrı raportör ve editöre kadar tüm aşamalardan geçmediyseniz, meslektaşımın dediği gibi Amerika'da "editörlük bir kıyımdır”. Orada herkes seçtiğin her bir kelimenin sebebini sorar ve haliyle süreç sıradanlaşır. Bulgaristan'da, tam olarak sevdiğim şey bu - yazarlar çok orijinal. Angela’nın çeviri listesinde düzinelerce çağdaş Bulgar yazarın eserleri var:

“Şimdi Georgi Markov'un eserini çeviriyorum, ancak zorlanıyorum, çünkü kendine has, geçen yüzyılın 60'larından, sosyalizm çağından bahsediyor. Şu ana kadar sadece yaşayan yazarlarla çalıştım, onları arayabilir ve hakkında bir şeyler sorabiliyordum, ama şimdi yalnız kalmak ve yazarla tartışamamak biraz daha tehlikeli. Sosyalist düzenin ne olduğu hakkında hiçbir fikri olmayan bir okuyucu, Markov'un ne yazdığını anlayamayabilir. Kendisi doğrudan bazı şeyleri doğrudan anlatamıyor, sadece varsayımda bulunuyor, bu yüzden bunları okuyuculara anlatmak zorundayım. Bana bazı açıklamalarda yardımcı olan karısı Anabel ile iletişimim var, ancak o da Georgi Markov'un eserine dokunmaya cesaret edemiyor.”

Çeviri: Ayser Ali




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

“Altın rhyton” 2024 festivalinde her yaşa uygun sinema

Plovdiv, 19 Aralık’a kadar devam edecek Bulgar belgesel ve animasyon sinemasının “Altın rhyton” festivaline ev sahipliği yapıyor. Her yıl düzenlenen festivalinin bu yılki film seçkisinde 50’nin üzerinde film yarışma programında, “Açık ufuklar” yarışma..

Eklenme 14.12.2024 05:30

“Stadoto” filmi, 30. Kolkata Uluslararası Film Festivali’nde Kraliyet Bengal Kaplanı Ödülüne layık görüldü

BTA’nın aktardığı gibi, Milko Lazarov'un yönetmenliğinde çekilen “Stadoto” /Sürü/ Bulgar filmi, Hindistan'da düzenlenen 30. Kolkata Uluslararası Film Festivali 'nin uluslararası yarışma kategorisinde en iyi film seçildi. “Stadoto” /Sürü/..

Eklenme 12.12.2024 11:05

Kültür Bakanı Todorov: Heraclea Sintica Petriç’in geleceğe pasaportudur

Kültür Bakanı Nayden Todorov, Heraclea Sintica antik kentindeki önemli keşifler ile tanınan arkeolog Prof. Lüdmil Vagalinski’ye “Mirasın Koruyucusu” belgesi takdim etti . Kültür Bakanı, Prof. Vagalinski’nin kazı çalışmalarının tarihi..

Eklenme 10.12.2024 09:31