Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2025 Tüm hakları saklıdır

Rila Manastırı zor günlerde insanlara umut ve teselli kapısı oluyor

8
Photo: rilskimanastir.org

Salgının getirdiği korkudan dolayı evlerimize kapanmış olsak dahi, içtenlikle el açıp edilen duaların en çok kabul edildiği yerlerde Tanrı’yı aramaktan vazgeçmiyoruz. Bu zor dönemlerde, inanlar için Rila manastırı tercih edilen yerlerden birisi oluyor.

Rila Manastırı’nda başrahip piskopos Evlogiy şunları paylaştı: “Manastıra dua etmek için gelen Hristiyanlar’dan bahsediyorum. Bu sadece Manastır için değil, ancak her insanın Tanrı ile bağ kurması, Tanrı’dan teselli, destek ve umut bulması için faydalı bir şey. Tabi ki, ülke genelinde yürürlükte olan bütün kurallar ve hijyen önlemlerine burada da uyuluyor. Bizler ne gerekiyorsa yapıyoruz - sürekli manastırda dezenfeksiyon yapılıyor, girişte dezenfeksiyonlu özel paspas yerleştirdik. İkonlar da, insanların temas halinde oldukları, oturdukları ahşap bölümler de devamlı dezenfekte ediliyor.”Piskopos Evlogiy

Efsaneye göre, Rila Manastırı’nın tarihi bu topraklara 10. yüzyülda gelen ve dünya hayatından uzak bir şekilde ömrünü Tanrı’ya dua ve kulluğa adayan Aziz İvan Rilski ile bağlantılı. Vefatının ardından onun izinde giden inanlar Aziz Rilski’nin son nefesini verdiği yere yakın bir manastır kurmuşlar.

Rila Manastırı, asırlar boyunca Hristiyanların manevi, eğitim ve kültür merkezi görevini yürütmüş, ta ki 14.yüzyılda topraklarımızın Osmanlı hakimiyetine düşmesine kadar. Manastır karanlık günlere, yıllara, şiddet sahnelerine şahitlik etmiş. 15.yüzyılın sonlarına doğru bütün ülke genelinden Bulgarların yardımı ile Rila Manastırı tekrar manevi merkez rolünü sürdürmeye başlamış.


“Rila Manastırı, şimdiki görünümünü Osmanlı hakimiyeti döneminde alıyor, tek istisna Çar İvan Şişman döneminden kalan Herlyo kalesi. Atalarımız, çok zor şartlarda bu manastıra bakım yapmış, yoksulluğa rağmen yenileme çalışmalarını yaparak günümüze kadar gelmesini sağlamışlar. Bizim yapmamız gereken ise bunu devam ettirmek ve pandemiye rağmen bu Manastırı iyi koruyup gelecek nesillere taşımak.”

Manastırda gecelemek isteyen herkes bunu yapabilir, diyor Piskopos Evlogiy. Ancak ne yazık ki, kış mevsiminde manastırın bazı bölümleri ziyaretçilere kapalı oluyor. O nedenle gelenler merkez müzeyi, manastır binalarını ve kiliseyi ziyaret edebilir.

“Dua, Tanrı’dan herşeyi isteyebileceğimiz bir araçtır. Kalplerimizin huzur bulmasını, inaçlı olma, umutlu olmak, herşey… Dua olmadan hiçbir şey elde edilemez. Geçmişte, zor yıllarda,bölgede veba ve benzer salgınlar olduğu dönemlerde insanlar tam da dua ile bu sınamalardan geçebilmişler. Kilisede ayine katılamayan Hristiyanlar, evlerinde dua edebilir. Evde yapılan duanın da her Hristiyan, her insan için ayrı önemi var.”

Piskopos Evlogiy Covid-19 salgınının bütün insanlar için bir sınama olduğunu düşünüyor ve son olarak şunu paylaşıyor:

“Her insan vicdanına dönerek, Tanrı’dan bilerek veya bilmeyerek işlediğimiz günahlardan dolayı af dileyelim. Ve hep beraber, bu zor günlerin bir an önce son bulması için dua edelim.”

Kaynak: BNR - Blagoevgrad

Editör: Diana Tsankova

Çeviri: Özlem Tefikova

Fotoğraflar: rilskimanastir.org ve arşiv




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

 Şeyh Ali Efendi'nin türbesi

Cuma öğleden sonra

Cenâb-ı Allah, İslâm dinini insanlara kendi aralarından seçtiği kul ve peygamber Hazreti Muhammed vasıtasıyla tebliği etmiştir. Onun etrafında yetişen ve her biri yıldız misali olan ashabı, kendisinden öğrendikleri ve gördükleri İslâmî ilke, değer ve..

Eklenme 19.09.2025 14:00

Cuma öğleden sonra

İslâm dini , eğitime çok büyük önem vermektedir. Çünkü potansiyel olarak güçlü bir şahsiyete sahip olan insanın şahsiyetini inşa etmesi, özünü koruması, değerlerle donatılarak toplumun değerli bir ferdi  olması eğitimle olur. İslâmiyet, eğitimi..

Eklenme 12.09.2025 14:00

1885 tarihli Bulgaristan Birleşmesi’ne üç bakış açısı

1878  yılının Temmuz ayında 10. Rus-Türk Savaşı’nın ardından yapılan Berlin Kongresi’nde Balkanlar’daki Bulgar nüfusunun yaşadığı topraklar, beşe bölündü . Kuzey Dobruca , Romanya’ya verilirken Niş Sancağı nı Sırbistan aldı. Tuna nehri ile Stara..

Eklenme 06.09.2025 05:35