1944 yılı sonrasında Bulgaristan’daki siyasi rejim değişimiyle bursu durduruldu ama bundan önceki sıkıntılı ve belirsizlik dolu yıllarda da sanatçının mali kaynakları bazen tam bir mali sıkıntı içinde geçen bir hayat sürmesi için bile yetmiyordu. Buna rağmen Boris Hristov sanatını büyük bir devamlılık ve iradeyle sürdürüyordu. Bunları, burnunda tüten ailesi ve sevgilisi Penka Kasabova’ya ( şair Geo Milev’in kızkardeşi) yönelik mektuplarında okuyoruz.
Bu dönemde Avusturya’da birkaç müzik resitali düzenlendi, opera sahnesinde de debütünü yaptı (1946). Venedik’in ünlü ‘La Fenice’ tiyatrosunda opera sanatını gösterdiği 1950 yılında büyük başarı elde etti. Farklı opera tiyatrolarından davetiyeler almasına rağmen, Bulgaristan’ın sosyalist yönetimi sanki bütün bu gelişmelerle hiç ilgilenmiyordu. 1961 yılında vize reddi aldığı için Boris Hristov babasının cenaze törenine bile katılamadı. Bulgaristan’da meydana gelen değişiklikler sonucu dünyaca ünlü basımız 20 yıl aradan sonra yurduna döndü. ‘Gusla’ korosunun kuruluş yıldönümüne katıldı, ‘Az. Aleksandar Nevski’ kilisesinde Ortodoks müzik kayıtları gerçekleştirdi. 1976 yılında Georgi Robev yönetimindeki ‘Svetoslav Obretenov’ karma korosu ile aynı kilisede ardından birkaç defa uzun plak halinde çıkan Bulgar ve Rus kilise müziği kayıtları yaptı.
Çeviri: Neli Dimitrova
Lyubo Kirov , aynen son parçasının başlığında belirtildiği gibi güzel şeyler üzerine şarkılar söylemeye devam ediyor . Parçanın verdiği pozitif mesajların arkasında sözleri yazan Lyubo Kirov ve bestenin ait olduğu Boyan Hristov..
1995 yılında Rozi Karaslavova tarafından kurulan “Bon-Bon” çocuk vokal grubu , 1 Haziran Dünya Çocuk Günü'nde Plovdiv’deki Antik Tiyatro’da vereceği büyük bir konser ve yeni bir albümle 30. yılını kutlayacak. Yaratıcı kamp sırasında..
Çağdaş Bulgar müziğinde en genç nesli temsil eden iki tanınan ses sanatçısı Mihaela Marinova ile Kristian Kostov , “Sen yüreksin” adlı ilk ortak parçasını tanıttı. Bundan 10 yıl önce yolları televizyonda yayınlanan bir şarkı yarışmasında..
Şarkının bestesi , ses sanatçısının uzun zamandır birlikte çalıştığı gitarcı Andriano Angelov’a , sözleri ise Mary İlieva’ya ait olurken..