Kırcali'den bir dinleyicimizden gelen aşağıdaki mailden sonra Türkçe Yayınlar Ekibi olarak Kırcali Belediye Başkanı Hasan Azis’i aradık:
İşte mail: “Sizin aracılığınız ile yerkililere seslenmek istiyorum. Sade bir BULGARİSTAN vatandaşıyım.
Bu gördüğünüz ve bildiğiniz geri dönüşüm atık konteynerleri tüm Kırcaali sokaklarında mevcut. Diğer Bulgaristan şehirlerindeki manzaralarında bundan farklı olduğunu düşünmüyorum.
Bu Avrupalaşmayı ve çağdaş bir toplum olma yolundaki gösterdiğimiz çabalardan biri.
Halk olarak belediyemizin bu temiz çevre projesini destekledik ve daha evlerimizde cam şişeleri ayırarak bu kontenyerlere attık. Kontenyerler bir zaman sonra doldu ve aylar geçti ama bu kontenyerleri buraya bırakıp gidenler bir daha hiç gelmedi.
Şimdi soruyorum bunları tüm şehire yerleştirmedeki amaç neydi?
Şahsen bunları geri dönüştürecek tesislerin yapıldığınada inancımız yok artık. Ve eskisi gibi cam şişelerimizide diğer çöplerle karışık atmaya tekrar başladık”.
Hasan Azis: Tüm vatandaşlarımızın isteklerini gayretle yerine getirmeye çalışıyoruz
“Siyasi yönetimde ne kadar krizler yaşansa da, yerel yönetimin çalışması gerekiyor.Tüm vatandaşlarımızın isteklerini gayretle yerine getirmemiz gerekiyor.
Yaz aylarında Türkiye’den, Avrupa’dan gelen kardeşlerimiz hem Kırcali’de, hem Bulgaristan’ın başka yerlerinde daha fazla oluyor ve çöp konusunda sıkıntı yaşıyoruz.
Şu an Kırcali’nin katı atık projesi devam ediyor. Yeniden dönüşüm projemiz devam ediyor ve yaz ayları bittikten sonra da, başka bir projeyi de başlatacağız.
Ben bütün Kırcalilere seslenmek istiyorum ki, belediye çalışıyor ve bütün sorunlarına çözüm üretiyoruz. Hafta sonları insanlar daha fazla evde kaldıkları için ve misafirler de gelince çöp konteynerleri daha çabuk doluyor, sıkıntı oluyor. Şu an yeni projelerimize devam ediyoruz.
Yeniden dönüşüme atık projesi Kırcali’nin yedi ili ve Haskovo ile İvaylovgrad’ın ortak projesidir ve devam edecektir.
Sahipsiz hayvanlar için devlet politikası, devlet çözüm mekanizmaları üretilmiyor
Bulgaristan Belediyeler Birliğindeki temaslarımızda da sahipsiz hayvanlara karşı yönetimin bir milli problem olduğunu konuşuyoruz. Sahipsiz hayvanlar için devlet politikası, devlet çözüm mekanizmaları üretilmiyor.
Kırcali ili olarak yeni bir model getirmek istiyoruz. 4.5 yıldır validen 40 dönümlük bir yer istedik. Kırcali’den yedi belediye ve Haskovo’dan üç belediye birleşip bir barınak yapmak istedik. Dört yıldır Kırcali valisi bize hala o yeri tahsis etmedi ve biz hala bekliyoruz.
Belediyelerin birleşerek sahipsiz köpek barınakları yapma ve yeni bir model oluşturmaya çalışacağız.
Dr. Azis,bu hafta Belediye Başkanı olarak yeni hükümet yetkilileriyle bizzat görüşeceğini kaydetti.
Hasan Azis geçen hafta konuyla ilgili basın toplantısı da düzenledi ve: “Kırcaali ilçe belediyeleri ile ortaklaşa büyük bir köpek barınağı inşa edilmesi üzere Sedlovina köyü topraklarında yer alan devlete ait 21 dönümlük arazinin belediyeye devredilmesi ile ilgili sorun çözümlenene kadar geçici bir barınak kurmak için arazi aranacak” dedi.
Dr. Müh. Azis, “Sokak köpekleri sorunu çözülmedi, aksine son aylarda daha da kötüleşti. Çocuklar okula başladığı için sorun daha da ciddi görünüyor” diye belirtti.
Yeni parkları ve insanların sorumsuz davranışı ile vandalların oturma banklarını kırdığı olayları da değerlendiren Hasan Azis, vatandaşları daha duyarlı olmaya çağırdı.
Söyleşinin tamamını aşağıdaki ses linkinden dinleyebilirsiniz:
Fotoğraflar: özel arşiv
Güllerim kana benzer, Gökyüzü sana benzer, Güzel kızın manisi Kuşlara benzer. “Kısaca” başklıklı iki dilli mani derlemesinin “Aziz Kardeşler Kiril ve Metodiy” Milli Kütuphane'nin “Pismena” klübünün Kasım ayı..
Çocukların ebeveynlerinin bilgisi olmadan kimlik kartlarını alarak onların adına online bahisler yapmaları gibi gittikçe artan endişe verici eğilimlerin izlenmesi, Ulusal Gelir Ajansı NAP ve “Gümrükler” Ajansı tarafından yaz mevsiminde “Ne ste sami”..
Bulgar gülünün mis kokusu ve dünyanın dört bir köşesinden turist çeken çiçek toplama kampanyası, gül yetiştiriciliği işinin hoş tarafı olurken dikenli tarafı da yok değil. Ülkedeki gül yetiştiricileri, “Gülü seven dikenine de katlanır” deyimini..
Dağlarında, ormanlarında, meralarında yetişen bir birbirinden farklı ağaç, çiçek ve şifalı bitkiler sayesinde Avrupa’da en kaliteli..