Zamlanan elektrik, yakıt ve yem fiyatları, hayvan yetiştiricilerini iflasın eşiğine getirdi. Arttan masrafların yanısıra kredilerini karşılayamamaları ve aylardır tahsis edilmeyen  devlet yardımları,durumlarını daha da kötüleştiriyor. Bu nedenlerden dolayı bazı hayvan yetiştiricileri, bu işten vazgeçmeye ve geçimini başka yerlerde aramakta kararlı.

Tarım  Bakanlığı, Covid krizinin beraberinde getirdiği ekonomik sonuçlarının üstesinden gelebilmek amacıyla 50 bin çiftçiye toplam 70 milyon levalık destek sağlanacağını bildirdi.  Söz konusu kaynağın yarısı hayvan yetişricilerine tahsis edilirken hayvancılık sektöründen 20 bin kişi artan masraflarını karşılayabilecektir.

“Devlet, hayvancılık sektörünü ayakta tutmak istiyorsa eğer, hiç zaman kaybetmeden sektöre mali destekte bulunmalı. Hayvanların  aç kalmaması için paralarla ilk başta yem satın alınabilir”  şeklinde konuşan Bulgaristan Domuz  Yetiştiricileri Birliği Başkanı Rumen Karamanov, şöyle devam etti:

“Domuz yetiştiriciliği çok zor durumda. Temel gıda fiyatları tırmanışa geçerken et fiyatı, gerçekçi olmayan fiyatlarda seyrediyor.

Şu anda canlı hayvan kilo başına 40 ila 50 stotinka zarara uğramayan hayvan yetiştiricisi neredeyse yok. Sizе çok büyük bir hayvan çiftliğini örnek vereceğim. Her ay 700-800 bin leva zarara çalışıyor. Ne zamana kadar dayanacağız. Bilmiyorum, ama işler değişmez ise, iflaslar art arda gelecek.”

İrina Nikova, 250 manda yetiştiriyor. En son koronavirüs salgını nedeniyle yılın başında yardım almış. Manda çiftliğini ayakta tutabilmek amacıyla kredi çekmiş, fakat krediyi nasıl ödeyeceği konusunda hiç bir fikri yok. 

İnek ve dana sahibi Marina İvanova da aylardır hiç bir mali destek görmedi. Et fiyatının olduğu gibi süt fiyatlarında da hiç bir değişiklik yok: 

“Mali desteğin yapılmaması durumunda tarımı olumsuz etkileyecek. Özellikle de tohumların toprakla buluşmadan önce kullanılan ilaç fiyatları çok fırladı. Gübre fiyatı en az yüzde 30 arttı- dedi Marina İvanova ve devam etti.  

Farklı bitki ve buğday fiyatlarının arttığı da bir gerçek, fakat masrafların ise ikiye katlandığı da başka bir gerçek. Tek sözle, kurak geçen bir yılın ardından işler pek iyiye gitmiyor.” 

Şimdilik Marina İvanova çiftliğindeki işleri bir şekilde idare etmeye çalışıyor ve çiftlikteki çalışanları işte tutma çabası yürütüyor. Ayrıca vaadedilen sübvansiyonlara başvururken daha kolay prosedürlere bel bağlıyor, sağlanan paraların daha fazla kişiye ulaşabilmesi amacıyla.

“Süt sektöründe hayvan ve çiftlik sayısının yavaş yavaş azalma eğilimi kaydediliyor- diye paylaşıyor inek çiftliği ve yem üreticisi Mihail Mihaylov. Meslekdaşlarım, hayvansız bir tarıma yöneliyor veya süt sektöründe faaliyet yürütenler ise et inekleri yetiştirmeyi tercih ediyorlar. Son zamanlarda bu eğilimde hızlı gelişme kaydediliyor ve önlem alınmaz ise, süt miktarlarında ciddi düşüş meydana gelecek.”

Hayvancılık sektöründe birçok çiftçi gibi Mihail Mihaylov da, zor bir seçim yapmak zorunda. Elindeki hayvan yemleri ile bir şekilde yoluna devam edecek, fakat asıl sorun, eski kredilerini kapatmadan yeni kredi vermeyi reddeden bankadır. 

Mihail Mihaylov, “Bizler burada “kurtarma” planından değil de, asıl gelişmeden bahsetmemiz gerekiyor” şeklinde konuşurken hayvancılık sektörünün karşı karşıya geldiği sorunlardan dolayı endişesini gizlemiyor. 

Kaynak: BNR Burgas Radyosu 

Derleyen: Diana Tsankova