Ülkemizde Bulgar Petka olarak bilinen Epivatesli Paraskeva ülkemizdeki Ortodokslar tarafından en çok sevilip sayılan azizelerdenbiridir. 10.-11. yüzyılda yaşamış olan Paraskeva Bulgar olan annebabasının vefatından sonra kardeşinin örneğince kendini Tanrı’ya adamış.Ürdün Çölündeki orucu sırasında dua ederken rüyasında bir melek belirip Petka’nın yurduna dönüp yaşam yolunu orada tamamlamasını vasiyet etmiş.
Bulgar halkı Azize Petka’yı kadın, lohusa ve evin koruyucusu olarak sayıyor. Halk inanışlarında bu azizenin dünyevi hayatla ahiret arasındaki sınırı geçmek istidadı var.
Halk takvimine göre 14 Ekim’de kutlanan Petkovden ve 26 Ekim’deki Dimitrovden günleri yıl içindeki yoğun tarım çalışmalarının sonu sayılır. Bu bağlamda iki bayram günü arasındaki zamanın ilahi bir özelliği var. Bu, yılın mevsimleri arasındaki geçişle, tarımsal çalışmaların sonu ve ailevi şenliklerin başlangıcı ile ilintilidir.
‘Azize Petka hakkında halk inanış ve efsaneleri’ yazısından bu Bulgar Azizeye ilişkin yeni efsaneler, halkımızın bu Azize’ye sevgi ve saygısını nasıl ifade ettğini öğreneceksiniz
İnsanın hayır yaparak, bir taraftan Allah’ın rızasını kazanma isteği, diğer taraftan da insanlara, topluma ve hatta canlılara faydalı olma isteğini gerçekleştirdiği vakıflar, İslâm dini tarafından geniş bir şekilde ele alınmıştır. Bunun sonucunda..
Maddî bir karşılık beklemeksizin başkalarına devamlı yardım etmeyi hedefleyen vakıf anlayışı, İslâm'ın oluşturduğu, Türklerin zirveye çıkardığı bir medeniyet anlayışıdır. Allah rızasını gözeterek bir malın sahibi tarafından din, toplum ve hayır..
Tarih boyunca insanlar arasında kısa yoldan, çaba sarf etmeden, kolayından para kazanmayı, zengin olmayı isteyenler olmuştur. Bunu birtakım şansa dayalı yollarla elde etmeye çalışanlar da hep bulunmuştur ki, bu tür oyunlara genel olarak kumar..
Güreş, çok eskilere dayanan bir beden terbiyesi ve spordur. Farklı dönemlerde farklı şekillerde ve türüne göre kurallara uyularak yapılan bu spor Türkler..