Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2025 Tüm hakları saklıdır

“Yerküre ve İnsanlar” Müzesi’ne ilişkin iki dilli kısa film yapıldı

5
Foto: “Yerküre ve İnsanlar” Müzesi

Başkentin merkezinde yer alan “Yerküre ve İnsanlar” Ulusal Müzesi’ne ilişkin kısa tanıtım filmi yapıldı. Görüntülü kart viziti niteliğindeki video, izleyenleri çağdaş bir kültür merkezi olarak da hizmet veren müzede gezdiriyor.

İngilizce altyazılı olan film, tematik teşhir, sergi ve konserler, eğitim programları ve araştırma faaliyetlerinin düzenlediği bir alan olan “Yerküre ve İnsanlar” Müzesinin mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yer olduğuna dair hiçbir şüpheye mahal bırakmıyor.


Kapılarını 1987 yılında açan ulusal müzede, eşsiz teşhirleri ile İnsan ve Doğa arasındaki ilişkiyi heyecan verici bir şekilde gözler önüne serilmektedir. “Dev Kritaller” adlı en göz alıcı teşhirde doğada ender rastlanan kristal çeşitleri yer almakta. Dünyada en zengin dev kuvars kristalleri koleksiyonu da bu müzede sergilenmektedir.


 Müzenin Müdürü Svetlana Encheva, BNR’ye konuşurken bu teşhirin Brezilya’da yaşayan ve doğanın benzersiz birer eseri olan dev kristalleri madencilik faaliyetleri sırasında tahrip olmaktan kurtarmaya başlayan dünyada ilk adam olan İliya Delev sayesinde Sofya’da tertip edildiğini anlattı. 


Mineral meraklıları ise burada Güneydoğu Avrupa’da en zengin sistematik mineral koleksiyonunu görebilir, ayrıca şekil de renk çeşitliliği ile göz kamaştıran akik taşları dahil Bulgaristan’da bulunan emsalsiz mimeral bulgularını seyretmenin tadını çıkarabilirler.

Ziyaretçiler, mineral dünyasının “asilleri” olan değerli taşları da yakından tanıyabilir. Elmas, safir, rubin, zümrüt, akvamarin ile türkuaz gibi bilinen taşların yanı sıra tanzanit, hidenit ve kordiyerit olmak üzere az bilinen kıymetli taşlar da parlar.

Tanıtım filmiхае, 19. yüzyılın sonu ve 20. yüzyılın başından kalma olup kültür anıtı ilan edilen müze binasının tarihçesi anlatılmaktadır. Müzeye dönüştürülmeden önce silah imalathanesi ve Devlet Matbaasının yer aldığı bina, başkentin endüstriyel mimari mirasının önemli bir unsurudur.


Müzenin temel teşhir salonunda, ziyaretçiler Bulgar müzisyen ve usta Rosen Draganov tarafından kurulan borulu orgun sesini duyabilirler.

Tanınan Bulgar senfoni orkestraları, koro toplulukları ve önde solistler, burada konserler veriyorlar.


Her yıl Bağışçılar Günü 19 Haziran tarihinde, müzeye yapılan yeni bağışlar sergilendiği teşhirin açılışı yapılır. Bağışçılar arasında uzak Antarktika’dan örnekler getiren Bulgar Antarktika Enstitüsü de var. 

Müzenin en sevilen konukları olan çocuklar, burada oyun oynamak yolu ile jeoloji ve mineraloji dünyası ile tanışmakta. Altın yıkayan ve mikroskop altında mineralleri heyecanla inceleyen çocuklar, gerçek bilimsel deneyler yapar, kıymetli taşların hikayelerini merakla dinlerler.

Ulusal Kültür Fonu Kültür Kuruluşları Kalkınma Programı kapsamında hazırlanan “Yerküre ve İnsanlar” Ulusal Müzesi tanıtım filmi, müzenin tüm çevrimiçi kanallarında izlenebilir. 

Yine Ulusal Kültür Fonu tarafından desteklenen interaktif etiketlerle sanal müze turu projesi ise dünyanın dört bir yanında bulunan kişilere müzenin salonlarını gezme fırsatını sağlar.
Haber: Rositsa Petkova
Çeviri: Tanya Blagova
Foto: “Yerküre ve İnsanlar” Müzesi



Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Galeri

Kategorideki diğer yazılar

Roma'daki Bulgar Pazar Okulu’ndan çocuklara yönelik online kitap seminerine davet

Roma'daki “Asen ve İliya Peykovi” Bulgar Pazar Okulu facebook sayfası üzerinden yaptığı paylaşımda “Biserçe valşebno” başlıklı çevrimiçi bir seminere davet etti.  22-23 Mart günlerinde gerçekleştirilecek etkinlik, Eğitim ve Bilim Bakanlığı'nın..

Eklenme 22.03.2025 09:05

Deneysel piyes toplumda duyarsızlık ve umursamazlığa karşı ses yükseltiyor

Sofya’da  “Sistematik hata 2052”  başlıklı piyes, 60’lı yıllarda oyuncuların gazete makaleleri kullandığı sözümona “gazete tiyatrosu” yazan  Brezilyalı yönetmen Augusto Boal’ın  “Forum- tiyatrosundan” esinlenen oyun olarak sanatseverlerle buluşacak...

Eklenme 07.03.2025 05:30

Ressam Emil Stoyçev hayal dünyasını kan dolaşım sistemi olarak görüyor

“Hayal benim kan dolaşım sistemimdir” adlı unutulmaz sergi Sofya Şehir Sanat Galerisinde 90. yıldönümüne ressam Emil Stoyçev’in eserlerini sunuyor.   Son 30 yılını Paris ile Sofya arasında geçiren sanatçı, her iki şehirde de resim çizmeye..

Eklenme 05.03.2025 06:30