24 Şubat'ta Ukrayna, Rus işgalinin ikinci yılını kutladı. Bu kasvetli yıldönümü, Rus muhalefet figürü Aleksey Navalny'nin ölümü ve Ukrayna'nın doğusundaki kilit şehir Avdeyevka'nın ele geçirilmesiyle, Kiev'in başarısız karşı taarruzundan bu yana Rusya'nın en büyük sembolik zaferiyle aynı döneme denk geliyor.
Şu anda Ukrayna'nın en ciddi sorunu, esas olarak ABD'den gelen askeri yardımın gecikmesinden kaynaklanan kritik silah sıkıntısıdır.
İçinde bulunduğu zor duruma rağmen bağımsızlığını savunmaktan vazgeçmeyeceğine dair net bir mesaj veren Kiev, kendisini savunabilmek için bir kez daha mühimmat ve teçhizat talebinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy: "Her normal insan savaşın bitmesini ister ama hiçbirimiz Ukrayna'mızın bitmesine izin vermeyeceğiz. İşte bu yüzden "savaşın sonu" kelimelerine her zaman "bizim şartlarımıza göre" kelimesini ekleriz ve "barış" kelimesi her zaman "adil" kelimesiyle birlikte kullanılır.”
Savaşın yıldönümü arifesinde Batı birçok sembolik işaret verdi. AB, Rusya'ya yönelik 13'lü yaptırım paketini onayladı, ABD ve İngiltere de yeni kısıtlamalar kulübüne katıldı.
Kiev ile NATO ülkeleri arasında bir dizi ikili güvenlik anlaşması da imzalandı.
Ukrayna'nın güvenliğini ittifaka üye oluncaya kadar güçlendirmeyi amaçlıyorlar. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'in bu konuda hiçbir şüphesi yok, çünkü kendi deyimiyle soru "olup olmayacağı değil, ne zaman olacağı"dır.
Dört Batılı lider, Ukrayna ile dayanışma amacıyla savaşın ikinci yıldönümünde Kiev'de bir araya geldi.
Bunlar İtalya, Kanada ve Belçika'nın başbakanları ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'di.
“Ukrayna'ya yardım etmekten yorulmadık” diyen Ursula von der Leyen şunları belirtti:
"Bugün size, Avrupa'nın, daha fazla mali destek, daha fazla mühimmat, daha fazla asker eğitimi, daha fazla hava savunması ve Avrupa'nın savunma sanayisine ve Ukrayna'ya daha fazla yatırımla, gerektiği sürece yanınızda olmaya devam edeceğini söylemek için buradayız."
Ukrayna'ya destek amacıyla 24 Şubat'ta yüzlerce Bulgaristan ve Ukrayna vatandaşı, ülkenin çeşitli şehirlerinde gösteriler için toplandı. " Haksız bir savaş. Ben Berdyansklıyım. Başından beri işgal altındayız. Tüm Ukrayna'nın özgür kalmasını istiyorum“. “Savaş düşündüğünüzden daha yakın. Bu bir tehlike, çünkü Putin'in nerede duracağını asla bilemezsiniz “, açıklamalarında bulundular Sofya, Veliko Tarnovo ve Ruse’deki taki gösterilere katılanlar.
Kasvetli yıldönümü, Rusya'nın bir numaralı muhalefet figürü Aleksey Navalny'nin ölümüyle aynı zamana denk geldi, bu ölüm, siyasi bir suikast olarak tanımlandı.
Aleksey Navalny’nin eşi Yuliya, davasına devam edeceğini ve siyasi kariyerinin başlangıcını şu sözlerle açıkladı:
" Aleksey ve kendimiz için yapabileceğimiz en önemli şey, eskisinden daha sert, daha umutsuz ve daha öfkeli bir şekilde savaşmaya devam etmektir."
Muhalefet liderinin ölümü, Moskova'ya bağımsız bir soruşturma yapılmasına izin verilmesi çağrısında bulunan Batılı ülkelerin sert tepkisine neden oldu.
Avrupa Parlamentosu Dış İlişkiler Komisyonu(AFET) başkanı David McAllister şöyle konuştu:
" Rusya'yı mevcut kötü, acımasız ve yozlaşmış rejimden kurtarma mücadelesini sürdürmek için hayatını feda etti. Ölümünün sorumluluğunun hem Putin'de hem de Rus yetkililerde olduğu oldukça açık.
Rus muhalefeti için ilk önemli kontrol sözüm ona Rusya'da muhalefete yönelik baskının Sovyetler Birliği'nin en karanlık günlerinden bu yana görülmemiş seviyelere ulaştığı başkanlık seçimidir."
Navalny'nin ölümü, Mart ortasındaki başkanlık seçim kampanyasının başlamasından bir gün önce duyuruldu.
“Seçimden sonra Putin'i Rusya'nın meşru cumhurbaşkanı olarak tanımayın” çağrısında bulunan "Navalny" Yolsuzlukla Mücadele Fonu Başkanı Leonid Volkov, Fonun, çoğu AB'nin onaylamadığı Putin rejimine yakın 7 000'den fazla kişinin bir listesini hazırladığını ve Brüksel'i yeterince güçlü baskı uygulamadığı için eleştirdi:
“Listeyi, belki de Putin'in en büyük ve en yaygın suçu olan Ukrayna'nın tam kapsamlı işgalinden iki ay sonra, Nisan 2022'de derledik. Minnettar olduğumuz Mayıs ayında Avrupa Parlamentosu, yolsuzlukla mücadele fonu yaptırımlar listesini destekleyen bir kararı oyladı. Neredeyse iki yıl oldu ve hiçbir şey olmadı”
Siyaset bilimci Petar Cholakov, Navalny suikastının Rusya'daki iç siyasi durumu değiştirecek bir dönüm noktası ve katalizör olabileceğine dair şüphelerini dile getirdi:
“Son yıllarda daha da baskıcı hale gelen Vladimir Putin rejimi gibi baskıcı bir rejimin koşullarında, benim görüşüme göre, Aleksey Navalny'nin şehit ölümünün bile ne yazık ki Rusya'daki ve Rus toplumundaki muhalif kesimlerin harekete geçmesinde özel bir etki yaratmayacak.
Şu anda rakam ve veri olarak söyleyebileceğimiz şey, Rusya'nın 140 milyondan fazla nüfusundan sadece 400 kadar kişinin ölüm, cinayetle ilgili bir tür anma, protesto gösterisinde bulunduğu bir gerçek, sanırım Sibirya'da sürgünde ölen Rus muhalefet lideri Aleksey Navalny hakkında doğru ifade bu”.
Petar Cholakov’a göre Rusya'da siyasi cinayetler ve baskılar olağandır:
“Nemtsov'un 2015 yılında öldürülmesi ve şu ana kadar katillerin kim olduğu bilinmiyor. Elbette fiziksel katiller o kadar da önemli değil. Cinayeti işleten en yüksek rütbeli kişiler olduğuna dair kimsenin aklında neredeyse hiç şüphe yok. Nemtsov’un, Boris Yeltsin'in mirasçılarından biri olarak kabul edildiri.
Sonunda kazanan Putin oldu. 2006 yılında diktatör Vladimir Putin'in doğum gününde ünlü gazeteci Politkovskaya öldürüldü.
Ve aslında Ukrayna'ya karşı savaşın başlamasından sonra baskı daha da yoğun hale geldi, yalnızca belirli siyasi muhalifler değil, aynı zamanda bir şekilde asi olmaya çalışan her türden iş adamı ve oligark da hızla yok edildi.
Siyaset bilimciye göre Rusya'da değişimin dışarıdan gelmesi pek mümkün değil:
“Putin rejimine yönelik herhangi bir tehdit varsa, bu daha çok onun yakın çevresinden gelecektir, bir tür "saray darbesi", ancak görünen o ki bu şimdilik pek mümkün değil.
Evet, dışarıda göçmenler, rejime karşı çıkanlar konuşmaya devam edecek, ortalığı karıştırmaya devam edecekler ama eğer "ayak" Rus toprağına "adım atmadıysa" orada kim harekete geçecek ve örgütlenmeye çalışacak, çünkü sonuçta siyaset bir organizasyon meselesidir, bir finansman meselesidir, bu organizasyon nasıl olacak ve bu kadar kötü ve acımasız bir siyasi rejime sahip bir ülkede bu finansman nasıl sağlanacak?! Bana göre bunu pratikte gerçekleştirmek çok zor olacaktır.”
Petar Cholakov, bu yıl Ukrayna'daki savaşta kesin bir dönüş olmayacağına inanırken şu ifadeleri kullandı:
" Elbette Rusya'nın Ukrayna topraklarında yenilgisini görmek isteyen ABD ve AB'dir. Putin'in iştahının Ukrayna'da duracağı konusunda neredeyse hiç kimsenin buna benzer bir yanılsamanın etkisinde değil. Şaşırtıcı gelişmeler olmadığı sürece 2024'te bu çatışmanın çözüleceğini düşünmüyorum."
Çeviri: Şevkiye ÇakırAvrupa Parlamentosu milletvekilleri, Ursula von der Leyen'in yeni Avrupa Komisyonu’nda yer alan 26 AB Komisyonu üyesi adayını, ilgili komisyonlarda dinledi. Ancak prosedürün sona ermesi, bir sonraki Avrupa Komisyonu için..
Arnavutluk’ta yapılan son resmi nüfus sayımı verilerine göre, Bulgar azınlığı ülkedeki en büyük azınlıklardan biridir. 7057 kişi kendisini Bulgar olarak tanımladı. Karşılaştırma yapacak olursak 23 bin kişi Yunan, 12 bin kişi Mısırlı, 9813 kişi..
Bulgar süslemeleriyle parlayan Noel ağacı Chicago’daki Bilim ve Sanayi Müzesi’nin merkezinde yerini aldı. “Rüzgarlı şehir” Chicago’da yaşayan Bulgarlar, üst üste beşinci kez, 30 binden fazla renkli ışık ve yüzlerce aksesuarla Bulgar Noel ağacının..