Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

1877-1878 Rus- Türk Kurtuluş Savaşında hayatını kaybedenlerin anısı 6 nesil tarafından yaşatılıyor

Sviştov çıkarması. Ressam: Nikolay Dmitriev-Orenburgska

Anıtlar, geçmişte yaşanan önemli olayların anısını canlı tutmaktadır. Çoğu, fedakarlığı, vatanı savunurken hayatını kaybeden kahramanların yattığı toprakları anlatır. Tarihçiler ise, bu tarih parçacıklarını bir araya getirerek zamanın genel tablosunu çizerler. Zaman geçtikçe siyasi yönelimler, dış etkiler ve tutulan tarafa göre tarihle ilgili yapılan yorumlar, sebep sonuç kronolojisinden uzaklaşır. Bazı gerçekler, belirli figürleri kızdırmamak adına tellafuz edilmiyor. Ancak yaşanmoş olayaların sessiz tanıkları olan anıtlar, gerçeğe bağlı kalıyorlar.

Minnettar Bulgar halkı H. Pirogov'un onuruna Pleven'de Skobelev Parkı'nda 26 dikilitaş, 3 rotunda ve bir anıt dikti.  Pleven'in Bohot köyünde, geçici Rus askeri hastanesinin bulunduğu yerde Nikolay İvanoviç Pirogov Park Müzesi inşa edildi.
Örneğin günümüzde Bulgaristan’ın Osmanlı hakimiyetinden kurtulması ve 66 130 Rus askerinin fedakarlığından bahsetmek zordur.

Meşhur Rus cerrah Nikolay Pirogov ve cepheye gönderilecek doktor ile hemşire tugayının oluşturulması adına bütün malvarlığını satan barones Yuliya Vrevska gibi gönüllüler de gittikçe daha az anılmaktadır. Bununla birlikte anıtlar, Bulgar halkının minnettarlık duyduğunu ve kahramanlıkları önünde saygı ile eğildiklerini açıkça ortaya koymaktadır.


Toplam sayısı 400’ün üzerinde olan Bulgaristan özgürlüğünün anıtlarından bazıları, Şipka gibi askeri çatışmaların merkezi olmuş yerlerde kurulmaktadır. Diğer bazıları, hayatını kaybedenlerin can verdiği yerlerde boy gösteriyor. Bulgar hükümeti ve vatandaşlar tarafından şükran duygularının ifadesi olarak kurulan abidelerin sayısı da az değil. En parlak örneği, Sofya’nın merkezinde yer alan Kurtarıcı Çar anıtı olmakta. Anıt bakımının 147 yıl boyunca kusursuz bir şekilde yapılmasından etkilenen tarihçiler Svetlana ile German Shakarbiev’in dikkatini 1877-1878 Rus-Türk Savaşı’nda hayatını kaybedenlerin anısının yaşatılması için gösterilen özen çekti. Bulgaristan Radyosuna konuşan German Shakarbiev, şunları belirtti:


"Bunun mümkün olduğuna inanmak zordu. Bu anıtları koruyan kimdir sorusunu sorduk kendi kendimize ve bu insanlarla her görüştüğümüzde hayretler içinde kaldık. Aslında toplumun farklı kesimlerinden geliyorlar. Aralarında emekli, ormancı, avcı, doktor, mühendis ve iş adamları vardır."

Svetlana ve German Shakarbiev

Anıtların tarihçesinin ülkemizi gezen tarihçiler, 1877-1878 Rus-Türk Savaşının anısını koruyan 6 nesil Bulgarlar’a olan şükran duygularının bir ifadesi olarak “İnsanlar ve Anıtlar” adlı bir sergi tertip etmeye karar verdi. Bu konuda iki belgesel çeken tarih uzmanları bu yıl çalışmalarını “İnsanlar ve Anıtlar” başlıklı iki dilli bir kitapta bir araya getirdi.

"Bu zor zamanlarda tarih sık sık çarpıtılmaktadır, diyor Svetlana. Objektif tarihi gerçekleri değiştirmeye çalışanlar var, oysa anıtlar artakalan nesnelerdir. Her birinin kendi tarihçesi var, bakımını yapan insanlar ise objektif tarihi korur. Bulgarlar’ın anıtlara olan bu tutumu saygıdeğerdir. Anıtlar, savaş alanında hayatını kaybeden yabancı askerlerin anısını yaşatıyor ve bunun kaydedilmesi gerekiyor."

Svetlana ve German Shakarbiev 29.02.2024 tarihinde Rus Kültür Merkezi'nde „İnsanlar ve anıtlar“ kitabının tanıtımında

Anıtların bakımını üstlenen insanların yaptıkları işin ne kadar önemli olduğunun farkında olan German ve Svetlana, onlara her fırsatta teşekkür etmeyi ihmal etmiyorlar.

Anıt koruyucularından biri Etropole’de oturan Lilko Georgiev, Boykovets köyü avcı derneği başkanıdır.

Etropole'de Kurtuluş anıtı

"Bizim bölgede Rus-Türk Kurtuluş Savaşı’ndan beş anıt bulunmakta. Biz, Bulgar olduğumuz ve içimizden geldiği için anıtların bakım ve temizlik işlerini üstlendik. Hayatını feda edenlere müteşekkiriz. Bu bölgenin nüfusu silahların Balkan dağı üzerinden taşınması sırasında Rus askerlerine büyük yardım sağladı. Çetin kış şartlarında Etropole ve civarından 800 kadar kişi, derin kar yığınlarında patikalar açarak kar altında kalan silahları ortaya çıkarmak için karı ve buzları kazıdı. Bunun hatırlanmasını istiyoruz. Tarihini korumayan kendine halk diyemez” diyen Lilko ve hemfikirleri, tarihi anıtları kuran dedelerinden öğrendikleri gibi çocuklarına aktarıyorlar.

Savaş döneminde en ağır çatışmaların bazılarının yürütüldüğü Stara Zagora’nın yakınında Bulgar direnişçileri, Rus askerleri ile omuz omuza özgürlük için fedakarca savaştı. Günümüzde şehirde ve etrafında bulunan anıtların bakımını “İvan Vazov - Rodina” Vatansever Hareketi’nden gençler sağlıyor.

Samara bayrağı için savaş.  Ressam: Petar Morozov

"Hareketimiz, Bulgarlar’ın tarih hafızasının korunması amacı ile kuruldu, diyen Stanimir Petrov, devamla şunları belirtti: Hareketimizin Bulgar edebiyatının patriği olarak bilinen ve Kurtuluş’tan hemen sonra Bulgarlık ve Bulgar milleti tanımlarını çok net bir şekilde koymuş olan İvan Vazov’un adını taşıması rastlantı sonucu değil. Siyasetle ilgilenen insanlar olarak biz tarihin politikanın gelişmesi ve geleceğimizin şekillenmesi açısından son derece mühim olduğunu anlamış bulunuyoruz.”

İlgili yazılar:

Haber  : Darina Grigorova

Çeviri  : Tanya Blagova

Foto:  pirogov.eu, Sofya'da Rus Evi, BGNES, Darina Grigorova, Facebook /Етрополе, bulgarianhistory.org


Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Cuma öğleden sonra

İnsan, Cenab-ı Allah tarafından yaratılmıştır. Bu yaratılışın ilk faslı ruhlar aleminde, elest bezminde gerçekleşmiş, ikinci faslı cennette yaşanmıştır. Devamı ise dünyada yaşanmaktadır. Varlığını yeryüzünde sürdüren insanın genetiğinde yaratılış..

Eklenme 25.10.2024 14:00

Cuma öğleden sonra

İslâm dini insanın bütün hayatını kuşatan itikadî, fıkhî ve ahlâkî normlar bütünüdür. Hatta İslâm dinî sadece dünya hayatıyla sınırlı olmayıp dünya ötesi, ahiret hayatı ile ilgili konulara da taalluk etmektedir.  İnsan, ömrü boyunca her an bir şeyler..

Eklenme 18.10.2024 14:05
Plovdiv, Muradiye camii.

Cuma öğleden sonra

Şükür, insanın fıtratından gelen, yani doğal özelliklerinden biridir. Yapılan iyiliğe, verilen nimete değer vermek, kadirşinaslık göstermek ve bunu bir şekilde şükran ve teşekkür ile dile getirmek anlamına gelen şükür, nankörlüğün zıddıdır. Zira nankörlük,..

Eklenme 11.10.2024 14:05