3 Nisan 1860 yılında İstanbul’daki Bulgar kilisesi “Aziz Stephen”daki kutsal Paskalya ayini sırasında Metropolit Hilarion Makariopolski, ekümenik Rum patriğinin adını söylemedi. Patrik Cyril VII’nin adı yerine Sultan Abdülmecid’in adı telaffuz edildi ve “Tüm Ortodoks Piskoposları” eklendi. Bu formül sadece otosefali kilisenin başkanı tarafından telaffuz edilir.
Bu eylemle Osmanlı İmparatorluğu başkentinde, Fener Rum Patrikhanesi’nin manevi otoritesinin tanımadığını beyan edilerek, Bulgar Kilisesi’nin bağımsızlığı ilan edilmiştir. 10 yıl süren diplomatik engellerin ardından Bulgar Eksarhlığı kuruldu. Bulgar Ortodoks Kilisesi 1945’te diğer kiliselerle eşit kabul edildi.
Önümüzü aydınlatan hakikat ışığının doğması için zaman zaman fikrilerin çarpışması normal ve gereklidir. Zira insan düşünen bir varlıktır ve doğal olarak düşündüğünü de söyleyecektir. Herkes fikirlerini paylaşınca farklılıklar ortaya çıkacaktır..
İnsanoğlu dünyada birtakım zorluklarla hep sınanmış, sınanmaya da devam edecektir. İnsan hayatının hikmetlerinden birisidir imtihan. Bu hakikate işaret babında Cenâb-ı Allah, çokça okuduğumuz Mülk/Tebareke suresinin 2. ayetinde şöyle buyurmuştur:..
Her ne denli yaşarsa bir kişi, Âkıbet ölmektir onun işi... Böyle özetleyip sonuca bağlıyor şair insanın dünya hayatını. Ve insan, istese de istemese de bu hakikatle bir gün muhakkak yüzleşiyor. Bu büyük hakikatle yüzleşmeyi ve sonrasını şair Yayhya Kemal..
Meryem Ana'nın Tapınağa Giriş Yortusu (Vıvedeniye Bogorodiçno),Ortodoks dünyasının en eski ve saygın bayramlarından biridir. Patrik Tarasius döneminde 8...