Çayırski gölleri (Çayır gölleri) Batı Rodoplar’da doğal olarak oluşan altı heyelan set gölleriyle bilinen bir koruma alanıdır. Jeologlara göre Kuvaterner döneminde oluşan, deniz seviyesinin 1400 metre yüksekliğinde, kalın torf toprağı ile kaplı olan göller, yeşil çayırlar ve asırlık ladin ormanlarıyla çevrilidir. Trigrad köyünün 19 kilometre doğusunda bulunan göllere, yol boyunca yerleştirilen bilgilendirme levhaları sayesinde kolayca ulaşılabilir. Ancak burası yalnızca bir gezi yeri değil, ekosistem için son derece büyük öneme sahip bir alandır.
Küresel ısınma sonucunda bu göller hacim kaybına uğrama, küçülme ve hatta tamamen yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır.
Doğayı ve özellikle sulak torf alanlarının korunması amacıyla “Çayırski gölleri-Rodoplar’da biyoçeşitlilik kapsülleri” adlı proje geliştirildi. “Biyoçeşitlilik” Vakfı ve Rodoplar’da ünlü bir maden şirketi, bu proje ile bu doğa zenginliğinin korunmasında daha fazla kurumun dahil olması amaçlamaktadırlar.
Ülkemizde sıcak iklimden dolayı turbalıklar, topraklarının yüzde 20-30’u turbalıklardan oluşan soğuk İskandinav ülkelerinden farklı olarak topraklarının ancak yüzde 0.1’ni oluşturuyor.
Bulgaristan Biyoçeşitlilik Vakfı’ndan Rumyana İvanova, bu nedenle Çayırski göllerinin turbalık alanlarının korunması son derece önemli olduğunu söyledi ve şöyle devam etti:
"Yurtdışında benzer göller tundra gibi suyla kaplı turbalıklara sahiptir. Çayırski göllerini benzersiz kılan şey ise turbalıkların tam anlamıyla bir gölün içinde olması ve altlarında en derinde 11 metre temiz suyun bulunmasıdır. Bilim adamları için bu son derece ilgi çekicidir, ancak bu yönde neredeyse hiç bilimsel araştırmalar ve incelemeler yapılmadı. Henüz farklı uzmanların katıldığı ve bilgilerin derlendiği sistematik araştırmalar yok. Bu proje ile Rodoplar’da biyoçeşitliliğin korunmasına yardımcı olmayı amaçlıyoruz. Bu bölgede 20 yıldan fazla bir süredir çalışıyoruz. Heyelan gölleri, sülfür dioksiti depoladıkları için doğanın birer “süper kahramanı” dır. Başka bir deyişle bu göller insanların karbon ayak izinin ortadan kaldırılmasına yardımcı oluyor. Salınan karbondioksit su tarafından tutulur, arındırılır, ayrıca sit alanı zengin biyoçeşitliliğe sahiptir. Burası insan için pahası biçilmez bir yerdir. Ancak insanlar bunu bilmiyorlar ve ilgili araştırmalar neredeyse hiç yapılmadı."
Çayırski göllerine yakın “Sarhoş orman” olarak adlandırılan bir doğa harikası bulunuyor. Ormandaki her ağaç farklı yöne eğik durduğu için yerel halk ona bu adı vermiş. Bunun nedeni, dağın ve onunla birlikte her şeyin sürekli hareket etmesine yol açan heyelanlardır. Bu yer yakındaki Trigrad ve Mugla köylerinden insanlar tarafından iyi biliniyor. Onlar göllerin turistik bir yer olarak tanıtılmasını, ancak ilk önce turistlerin koruma sit alanı olarak bölgenin statüsünü tanımalarını istiyorlar. Bu nedenle Rumyana İvanova’nın üzerinde çalıştığı projenin amacı, bu nadir doğa olayına ilişkin mevcut bilimsel bilgilerin turistlerin anlayacağı dilde aktarılmasıdır.
"Bölgede en büyük sorun işsizliktir, ancak büyük şehirlerden, Plovdiv’den köye geri dönen aileler var. Daimi ikamet eden kişilerin sayısı 400’dür, turizm ve ormancılık alanlarında çalışıyorlar. Çoğunluğu genç yaklaşık 30 kişiyi istihdam eden bir orman işletmemiz var. Turistler genelde yaz sezonunda geliyor. Konuk evimiz, dağ evi ve otellerimiz var. Trigrad’ın herkese sunabileceği bir şeyleri var. 2021 yılında yaşanan sel baskınında yollarımız büyük hasar gördü ve hala iyileştirilmesini bekliyoruz.” dedi.
Çeviri: Ergül Bayraktar
Foto: Gergana Mançeva, biodiversity.bg, rodopite.info, Facebook/ Trigrad
“Nova” TV’ye konuşan Turizm Bakanı Evtim Miloshev , “Önümüzdeki kış sezonunda Bulgaristan'a 2 milyondan fazla yabancı turistin gelmesi bekleniyor” dedi. Bir günlük ve transit geçişler de dahil olmak üzere, toplam yabancı ziyaret sayısının..
Nikopol (bir zamanlar Niğbolu) kentini “Asırların şehri” olarak adlandırıyorlar. Roma İmperatoru Marc Avrelius döneminde 169. yılında, yani 2. yüzyılda ortaya çıkan kent, 629 yılında Bizans İmperatoru Nikifor 3. Foka tarafından ele geçiriliyor...
Doğu Rodoplar’ın büklümlerinde saklı olan Pçelarovo köyünde anlatılan rivayete göre eskiden bölgede bulunan asırlık meşe ormanları ve ceviz ağaçlarının kovuklarında yaban arıları kendilerine yuva yaparmış. Köyün adından da anlaşılacağı üzere..