Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2025 Tüm hakları saklıdır

Cuma öğleden sonra

Vakıf Medeniyeti

Photo: grandmufti.bg

Maddî bir karşılık beklemeksizin başkalarına devamlı yardım etmeyi hedefleyen vakıf anlayışı, İslâm'ın oluşturduğu, Türklerin zirveye çıkardığı bir medeniyet anlayışıdır. 

Allah rızasını gözeterek bir malın sahibi tarafından din, toplum ve hayır lehine bir amaçla sonsuza kadar tahsis edilmesi, Allah adına ve insanlığın yararına hapsedilmesi, şahsî kullanımının durdurulması vakıf demektir. İslâm hukukunun bir bölümünü teşkil eden vakıf, belirli kurallar çerçevesinde yapılan bir hayır türüdür. 

Bu malî ibadet türü, "Sevdiğiniz şeylerden Allah yoluna harcamadıkça hakikî mânada iyiliğe ulaşamazsınız" ayetinin ruhuna dayanır. Peygamber Efendimizin "İnsan öldükten sonra amel defteri kapanır, sevap ve günah yazılmaz. Ama şu üç şey bundan hariçtir, yani sevap yazılmaya devam eder: Toplum faydasına olan sadaka-i cariye, faydalı ilim ve dua edecek salih evlât". sözleri ise sadaka-i cariye ifadesiyle kesintisiz hayır anlayışını, dolayısıyla vakıf anlayışını inşa etmiştir. Nitekim Peygamberimiz ilk vakfın kurulmasını sağlamış, önde gelen sahabîleri Hazreti Ömer, Hazreti Osman, Hazreti Ali gibi zirve şahsiyetler vakıf kurmada öncülük etmişlerdir.

Bundan sonra geniş bir vakıf hukuku oluşarak vakıfların kuruluşu/tesisi, şartları/şurûtu, idaresi, kaydedilmesi/tescili gibi hususlarda çok dakik kurallar konmuş, hem pratik hem de teorik bakımdan zengin bir vakıf külliyatı oluşmuştur. Bir parantez açarak vakıf hukuku konusunda çok önemli bir ilmì şahsiyet olarak Karînâbâdî (Karnobatlı) Ömer Hilmi Efendi ve "Ithâfü''l-ahlâf fî ahkâmi'l-evkâf" adlı köşetaşı eserini zikretmek faydalı olur.
Zaman içerisinde İslâm aleminde vakıf konusu o kadar çok gelişmiş ki, bir vakıf medeniyeti oluşmuş ve ondan birçok insan ve yaşadıkları toplumlar istifade etmiştir. Öyle ki bugün devlet kurumları ve belediyelerin yaptığı veya yapmaları istenen birçok hizmeti vakıflar sunmuştur. Ve bu yapılırken gönüllü olarak hayır anlayışı içerisinde yapılmış ve halâ yapılmaktadır.

Vakıf anlayışını daha iyi anlamak için şu tespite kulak verelim: "Vakıflar sayesinde bir adam, vakıf bir evde doğar, vakıf bir beşikte uyur, vakıf mallardan yer ve içer, vakıf kitaplardan okur, vakıf bir mektepte hocalık eder, vakıflar idaresinden ücretini alır, öldüğünde vakıf bir tabuta konur ve vakıf bir mezara gömülür".
Vakıflar konusunda bir zirveye işaret bu sözlerin günümüzde de yansımaları var. Kısa bir zaman önce Balkan ülkelerinde varlığından haberdar olduğum İslâm vakıfları arasında "Green Vakf", kanser hastası çocukların velilerine kalacak yer sağlama vakfı gibi uygulamalar geleneksel vakıf ruhunun günümüz şartlarında da toplumun ihtiyacına göre varlığını sürdürdüğünü göstermektedir.

Yazı: Vedat Ahmet
Editör: Ergül Bayraktar
Foto: grandmufti.bg


Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Rahip Paolo Cortesi Foto: Belene Katolik Topluluğu

Rahip Cortesi: Hıristiyan kiliselerinde giderek daha fazla insan birlik için çalışıyor

20 Nisan’da tüm Hıristiyanlar İsa’nın Dirilişini kutlar. Çatışmaların ve ayrışmaların yaşandığı dünyamızda Katolikler, Ortodokslar, Ermeniler ve Protestanlar sonsuz yaşam güvencesini veren ölüme karşı kazanılan zafer sevincini paylaşarak umut..

Eklenme 19.04.2025 12:00

Kutsal Cumartesi günü İsa Mesih cehenneme indi ve imanlılara kurtuluş yolunu açtı

Kutsal Cumartesi günü düzenlenen ayinler daha Cuma akşamı İsa Mesih için ağıt ilahilerin söylenmesiyle başlar. Kilise, İsa Mesih’in cenazesini ve kurban oluşundan önce sadık olanları kurtarmak üzere cehenneme inişini anmaktadır. Pilatus’tan izin..

Eklenme 19.04.2025 05:35

Patrik Daniil: Çarmıh, son değil, Dirilişe giden yoldur

Hristiyanlar için en hüzünlü gün olan Kutsal Cuma günü, ayin, İsa Mesih'in insanlığın suçu ve günahları için çektiği acıları, çarmıha gerilişini ve ölümünü anar. Sofya "Aziz Nedelya" Metropolit Kilisesi 'ndeki ayin, Sofya Metropoliti ve Bulgar..

Eklenme 18.04.2025 16:01