Kimliği belirsiz bir cani tarafından her dört pençesi kesilen Mima adındaki köpek, bundan beş yıl önce uğradığı işkencenin faili cezaya çarptırılmadan öldü. Köpeği evlat edinen Alman ailesi, hayvana çile dolu son günlerine kadar sevgi ile bakarken ülkemizde nihayet bu türden vahşet olaylarının aydınlatılması yönünde adım atıldı.
İçişleri Bakanlığı bünyesinde Hayvan Polisi adı ile kurulan özel bir daire, hayvanlara uygulanan şiddet olaylarını araştıracak. Aslında Ceza Kanunu'nda şimdi de bu tür taciz olayları için beş yıla kadar hapis cezası ve 50 bin levaya (25 500 avro) kadar para cezası olmak üzere sıkı cezalar öngörülmektedir, ancak suç faillerinin bulunması çok zor olduğu için hayvana işkence uygulamak suçundan dolayı verilen mahkümiyet kararları yok denecek kadar azdır.
"Dört Pençe" vakfı temsilcisi Yavor Geçev konu ile ilgili şunları anlattı:
"İçişleri Bakanlığnda bu tür suçlar ciddi olarak algılanmamaktadır. Bu yüzden Hayvan Polisi'nin kurulması zorunlu hale geldi. Dünyanın her yerinde hırsızlık ve holiganlık türü kabahatlerden farklı olarak hayvanlara yönelik şiddet çok tehlikeli bir olay olarak görülüyor, çünkü bu olay insanlar üzerindeki şiddetle bağlıdır. Aile içi şiddet olaylarının yüzde 70 gibi büyük bir bölümünde şiddetin kurbanı önce hayvan, sonra aile fertleri olmuştur. İşin diğer ucunda da seri katiller var - seri katillerin hepsi insanların hayatına kastetmeden önce hayvanlara kastediyorlar. Yani bunu yapan biri yarın insana da kıyabileceği için hayvanlara işkence uygulayanların durdurulması gerekiyor".
Hayvan Polisi Teşkilatının kurulması bundan böyle hayvanlara karşı işlenen suçlara ciddi olay gözü ile bakılacağını gösteriyor. Oysa son dönemde bu olayların sayısında artış izleniyor:
„Bu durum bir yandan insanlardaki cezasızlık hissinden kaynaklanıyor, diğer yandan ise toplumumuzdaki sinirlilikten. Bu arada hayvanlar üzerindeki şiddet konusu gittikçe çok konuşuluyor, gittikçe çok olay duyuruluyor ve bu toplumumuzun bu tür olaylara tahammül etmediğini gösteriyor.
Bu türden son olay, biraç gün önce yaşandı. Merhametli insanlar "Dört Pençe" kliniğine ateşli silahla belkemiğinden vurulan bir sokak köpeğini getirdiler. Olayın görgü tanıkları olmadığı için savunmasız hayvana ateş eden canavar, serbest olarak gezerken veterinerlr, can çekişen hayvanı uyutmaktan başka bir şey yapamadılar.
İnsanlar ancak sonuç olduğunu görünce hayvan üzerindeki şiddet ve işkence olaylarını ihbar etmek için motivasyon sahibi olacaklar. Bu konuda cezaların getirilmesinden bu yana geçen 4 yıl içinde hüküm giyen ancak 2 suçlu var, dahası da kendilerine 3 ay hapis ve bin leva kadar para cezası olmak üzere asgari cezalar uygulandı.
"Mahkeme de bu tür olaylara karşı yeterince sert tutum izlemiyor. Dolayısıyla bir sonraki hedefimiz, mahkemedeki tutumu değiştirmek olacak. Polis, üzerine düşen görevi ne kadar yaparsa yapsın, ne kadar olayı aydınlatırsa aydınlatsın suç işleyenler hüküm giymedikleri sürece sonuç alınmayacak".
Hayvan Polisi, Hollanda modelinde çalışacak. İçişleri Bakanlığının her il müdürlüğüne tayin edilecek ikişer kişi, ilk başta hayvanlara şiddet ve işkence uygulama, hayvan sakatlama ve öldürme olaylarını, sonra da ekzotik hayvan kaçakçılığını araştıracaklar.
Çeviri : Tanya Blagova
Varna’da görülen pembe pelikan, deniz başkentinin sakinleri için adeta atraksyon haline geldi. Varna deniz garına yakın bölgede pelikan kuşuna rastlanan yüzlerce vatandaş, pembe renkli tüylünün fotoğraflarını çekip sosyal medya üzerinden..
Son birkaç haftadır “Erdemler ve dinler” dersinin 2026 yılından itibaren müfredatta zorunlu bir ders olarak okutulması mümkün mü? konusu ülke gündeminde yoğun ilgi uyandırdı ve farklı görüşlerin ortaya atıldığı tartışmalara yol açtı. KNSB(Bağımsız..
Bulgaristan’daki Müslümanların tek bağımsız yükseköğretim kurumu olan Sofya Yüksek İslam Enstitüsü, uzun zamandır beklenen önemli bir gelişmeyle gündemdedir. 1998 yılında çok büyük güçlüklerle kurulduktan 26 yıl sonra Enstitünün Milli..