Parmakla resim tekniği kullanmakla bilinen ressam Lidiya Kireva, “Resim yapmak sihirli bir şeydir, insan kapılınca diğer her şeyi unutuyor” diyor. Plovdiv’e yakın Tsalapitsa köyünde yaşayan Lidiya’nın gündüzleri çalışmakla ve çocuklarına bakmakla geçiyor, tuvallerini ise çoğunlukla gece vakti yapıyor.
Daha çocukken resim yapmayı seven Lidiya, ailesinin ısrarı üzerine sanat okulu okumak isteğinden vazgeçti. Uzun zaman resimden uzak kalan, evhanımı olarak günlük hayat işleri ile meşgul olan kadında sanat sevgisi ağır basınca uykusuzluğa katlanarak renkli rüyalarını tuvale dökmeye başladı.
“Boyaları zaten çoktan alıp saklamıştım, fakat aradan 3-4 sene geçmesine rağmen sıra bir türlü resim yapmaya gelmedi. Bundan bir yıl kadar önce aklımda olan tabloların gün yüzüne çıkması gerektiğini hissedince boyaları doğrudan parmaklarımla kartona sürmeye başladım. Fırçaları sevmedim. Her şey yeni ve bilinmezdi benim için. Aynı tekniği kullanan diğer ressamların olup olmadığını merak edince bizde fırçayı bırakan ilk ressamlardan biri olan Stefka Balcieva ile irtibata geçtim, öğrencileri ile tanıştım. Onlardan biri olan Mirela Asenova, ilk denemelerimde bana yardımcı oldu.”
Lidiya Kireva’nın tabloları, kısa sürede ilgi çekti. Bazı resimleri İngiltere ve Almanya’dan olan sanatseverler tarafından satın alındı. Sıradışı tuvallerinin sanat galerilerinde yer bulması nadir bir olaydır, fakat ressamın Internet’teki sitesi, büyk sayıda ziyaretçi çekiyor.
“Resimlerin beğeni topluyor, insanlara enerji veriyorlar sanki. Ben de belirli bir amaç ve hedef olmadan resim yapıyorum. Nereden başlayacağıma karar verince her şey kendiliğinden oluyor. En çok çiçek resmediyorum. Rengarenk çiçekler. Doğayı severim. İnsanların tuvallerime bakarken neşelenmelerini, zevk duymalarını isterim. İnsan bir şeyi gerçekten isteyince ona sahip olur, ben bunun bir örneğini veriyorum. Fakat ısrarcı olmak ve kendine güvenmek de çok önemli. Tamamlanmış bir tuvale bakarken duyduğum sevki sözle anlatmak mümkün değil” diyor Lidiya ve resim yapmanın hayatında yaşadığı en büyük mucize olduğunu, desteğini esirgemeyen ailesine minnettar olduğunu da ekliyor.
Çeviri:Tanya Blagova
Fotoğraflar Lidiya Kireva tarafından temin edildi.
Sofya’da “İvan Vazov” Halk Tiyatrosunda J ohn Malkovich'in yönettiği Bernard Shaw’ın "Silah ve Adam" oyunun sahnelenmesine karşı meydana gelen eylemler ve arbedeler 39 ülkeden 247 tiyatro kurumunun Avrupa Birliği’ne başvurmasına neden..
On yıllardır Almanya’da yaşayan Emilia Juecker’in sözlerine göre “Bulgarlar dünyayı süslüyor”. Hamburg’ta 30 Kasım’da soydaşlarımızı bir araya getirecek “Bulgarca sözler, müzik, renkler ve dans” yıllık toplantısının odağında kültürel..
Eylül ayında Biz nehrin çocuklarıyız” festivalini düzenleyen bir sivil toplum kuruluşu, Plovdiv belediyesi ile yeniden işbirliği yaparak doğadan ilham alan çocuk resimlerinden oluşan özel bir sergi düzenliyor. Plovdiv sakinleri ve konukları,..