Organize suçlar ve yolsuzluklar ile mücadele bizde geçiş döneminden bu yana hep güncel konudur. Bir çok forum ve panelde tartışılan konu oldu, ancak sonuçlar, ülkemizin bu mücadelede verimli olmadığını göstermektedir.
BTA ajansında düzenlenen basın toplantısında ‘Avrupa Birliği – Rusya’ Yurttaş Forumu , ‘BluLink’ sivil hareketiyle birlikte düzenlenen yuvarlak masanın üzerinde odaklandığı konuları bildirdiler. Yuvarlak masanın konusu ‘ AB hukuk uygulama organları ve sivil araştırma grupları arasında sınır ötesi siyasi yolsuzluklara mücadelede işbirliği’ konusuydu. Foruma AB, Rusya ve Ukrayna’dan eski ve görevde olan savcılar ve soruşturmacılar katıldı. Amaç sivil toplumun ve gazetecilerin savcılığın çalışmalarına ne gibi mekanizmalarda, aksaklıklar konusunda sinyal vermek ile yardımda bulunmalarını incelemek. Savcılar iktidar katlarında yolsuzluklar ile mücadelede ne gibi problemler ile yüz yüze geldiklerini ve başarılı modelleri incelemek. Pavel Antonov – ‘BluLink ‘ temsilcisi olarak forum sonuçlarını açıkladı:
‘Sonuçlardan biri savcılıklar ve değişik ülkelerde yolsuzluklar ile mücadele eden organlar arasında işbirliğinin şeffaflığının önemiydi. Savcıların kendileri bunu ifade ettiler. Toplumun bu ortak çalışmaların nasıl yapıldığını bilmesi önemli. Medya ve sivil örgütlerin kilit rolünün altını çizdiler. Onlar çalışmalarında destek almalı, çünkü değişik baskılara maruz kalırlar. Bir başka önemli konu da AB’nin her bir üye ülkesinde yolsuzluklarla mücadele eden koordine edilmiş halkaların bulunması. Bu Bulgaristan’da tartışılıyor, İspanya ve İtalya’da yıllardan beri başarılı çalışmalar yürütüyor.‘
Bizde sözüm ona anti yolsuzluk organı hala Parlamento tarafından onaylanmış değil. Ancak çalışmalara başlasa da dev bir bütçeye sahip fakat vatandaşlara reel faydası olmayan sıradaki devlet yapısına dönüşme riski mevcut. Antonov ‘Güvenlik’ ve ‘Organize suçlar ile mücadele’ sektöründe çalışan kurumlardan ilgi gösterilmemesinden üzüntüsünü dile getirdi.
‘Maalesef yolsuzluklarla mücadele eden Bulgar kurumlarına gönderdiğimiz davetiler nazikçe reddedildi ve ya cevapsız kaldı. İçten üzüldüm, çünkü çok yararlı şeyler duyduk.Yolsuzluklarla mücadele eden herkes pratik fayda çıkarabilir.‘
Forum katılımcıları Bulgaristan ve Rusya ve AB üye ülkeleri arasında hukukun uygulanması alanında işbirliğinim oldukça yararlı olduğuna kesinlikle inanıyor. AB ülkeleri arasında ortak çalışmalar konusunda savcılar devletlerin, organize suç temsilcilerinin ve yolsuzluk şemalarına katılanların yasada ‘kapıların’ bulunması ve yasa aksaklıkları sayesinde cezasız kurtulmalarına engel olmaları için çaba harcamaları gerektiğini düşünüyor. Rusya başsavcısı Yuriy Çayka’nın bize yaptığı ziyareti de bu yuvarlak masada ele alındı. Başsavcı Sotir Tsatsarov ile görüşmede imzalanan sözleşmeler ve alınan kararlar konusunda bilgi verilmemesi tedirginlik yarattı. Günümüze de topluma açıklanmadılar, bu ise yönetimdeki şeffaflığın en önemli şartıdır. Kurumların sözde hedefi budur diye düşünüyor katılımcılar.
Hollanda Helsinki Komitesi ‘Siyasetler’ bölümü müdürü Harry Hummel, yolsuzluklarlave insan hakları için mücadeleninbirlikte yürütülmesi gerektiği görüşünde. Ancak bu olmuyor çünkü bazı üye devletler büyük devletlerarası suç olaylarının araştırmasına yardımda bulunmayı reddediyorlar. Rusya’dan , AB topraklarında bulunan üçüncü ülkeler ile değişik projelerin finanse edilmesi üzerinde daha sıkı kontrol gerekiyor, çünkü değişik Avrupa devletlerinde Rus oligarşi temsilcilerinin para akladıklarına dair veriler mevcut.
Fotoğraflar: BTA, arşiv
Çeviri: Müjgan Baharova
Avrupa Parlamentosu Sosyalistler ve Demokratlar İlerici İttifakı Grubu Başkanı Iratxe García Perez, Avrupa'nın önde gelen radyo ağı “Euronet Plus” Gazeteciler Zirvesi'ne katılarak grubunun bazı konulardaki tutumunu açıklığa kavuşturdu...
Bulgaristan’da Türklere yönelik dönemin Komünist Partisi yönetimin başladığı ve “soya dönüş”olarak tabir ettiği isim değiştirme süreci Türklerin direnişi ve isyanına yol açtı. Zorunlu isim değiştirme uygulaması, 1984 yılının 23 Aralık’ı 24 Aralık’a..
Beşar Esad rejiminin devrilmesinden bu yana AB'de şu ana kadar Suriye konusunda hakim olan tutum, temkinli iyimserlikten ibarettir. AB’deki politikacıların çoğu, El Kaide ve İslam Devleti'ne yakınlıkları nedeniyle “Heyet..
Bulgaristan’ın özgür, bağımsız ve hoşgörülü bir devletin savunucusu olan kıymetli evladı Vasil Levski’yi kaybetmesinden 152 yıl sonra, şahsiyeti Bulgar..