Geçen haftanın sonunda koronavirüsün “Omicron” olarak isimlendirilen yeni mutasyonunun saptandığı haberinin verilmesinin yarattığı yeni endişe, dünyanın birçok ülkesi kaplılarını yıldırım hızı ile kapatmasına sebep oldu. Bu haberle hepimiz sanki bundan iki yıl önce Çin’de hayatımızı alt üst eden hastalığın belirlendiği zamana dönmüş olduk.
Yeni varyantla ilgili tahminler ve omicronun getirdiği tehlike nedir sorusunun cevabını önümüzdeki günlerde virüsoloji ve epidemioloji uzmanlarından bekleyeceğiz.
Uzmanlara göre yeni türü koronavirüsün önceki varyantlarından farklı kılan şey, spike proteininde 32 mutasyonun bulunmasıdır. Bu durum omicron mutasyonunu en eski Çin varyantına karşı antikorlar sağlayan şimdiki aşılar için dokunulmaz hale getiriyor. Yani şimdiye kadar üretilen tüm aşılar etkisidir. Bu husus, RNA terapilerinden birini üreten şirket tarafından da teyit edildi. Şirket bu aşıların yeni varyant üzerinde etkili olmadığını açıkça itiraf etti. Öte yandan yeni varyantla artık karşılaşmış bulunandoktorların izlenimlerine göre omicron yayılma açısından daha saldırgan olsa da nispeten daha hafif atlatılmaktadır. Başka bir deyişle hafif belirtilere önem vermeyen insanlar, serbest dolaşarak virüsü başkalarına da bulaştıracak.
Bulgaristan Bilimler Akademisi BAN Enfeksiyon Mikrobiyolojisi Bölümü uzmanı prof. Hristo Naydenski, radyomuza konuşurken şunları belirtti:
„Korkular, büyük reenfeksiyon riskinin mevcut olması ile ilgilidir. Çok sayıdaki bu mutasyonlar, aslında virüse daha büyük çoğalma ve yayılma potansiyeli kazandırıyor, ki epidemiyolojik planda bu durum, koronavirüs hastalığını geçirenlerin ve aşı yaptıranların da etkilenebileceği anlamına geliyor.
Şimdilik enfeksyonun boğazda kaşıntın ve kuru öksürük ve de kas ağrısı ile seyrettiği bilinmekte. Uygulanan aşıların yine de omicron varyantının yol açtığı hastalığın seyretme ağırlığını etkileyip etkilemediği ve şimdiye kadar kullanılan ilaçların faydalı olup olmayacağı bilinmiyor.
„Aşının güncelleştirilmesinin zamanıdır, çünkü artık birkaç varyant ortaya çıktı ve bağışıklık sistemi mevcut epidemiyolojik fona münasip tepki gösteremiyor, diyen prof. Naydenski, şöyle devam etti: Aşıların daha etkili olması için gündemde olan mutasyona adapte edilmeleri gerekiyor. Tabi bu sefer hastalığın daha hafif seyretmesi iyi bir haber. Kanada ve Güney Afrika’daki klinik uzmanlarının izlenimleri bu yönde. Asıl endişe verici olan hızla yayılması ve dolayısıyla bağışıklık zafiyeti ve ek hastalıkları bulunan hastalarda elverişli ortam bulabilmesidir.
Tabii, iyimser tahminler de var. Bu varyantın aşılı olan veya olmayan koronavisrüsü geçirmeyen herkesi etkileyeceğini söyleyenler var. Böyle olması, kalıcı bağışıklığa ve epideminin bitmesine yol açabilir.
Bunu zaman gösterecek. Şimdilik uzmanlar salgın önlemlerine uyulması gerekliliğini öne sürüyorlar.
Fotoğraflar: Pixabay, Bulgaristan Bilimler Akademisi
Çeviri: Tanya Blagova
Sofya’da “Azize Ekaterina” Hastanesi’nde anesteziyoloji uzmanı Dr. Elena Shtırbanova’nın insanlara yardım etme arzusu onu dünyanın öbür ucuna götürdü. Uzun zamandan beri Afrika’da gönüllü olarak çalışmak isteyen Elena geçen yaz Afrika’daki çocuklar..
Kırcali “Yordan Yovkov” Orta Okulu öğrencileri , engelli okul arkadaşına destek amacı ile kampanya düzenleyerek 27 500 levayı aşan tutarda para topladılar . Okulda kurulacak olan asansör sayesinde 8. sınıf öğrencisi olan Arcan Mehmed,..
Halk inanışına göre kırmızı renk güneşin gücünü taşıyor ve her canlıya dinçlik, yaşam veriyor, beyaz renk ise temizliği, masumiyeti ve sevinci simgeliyor. “Martenitsa” adı verilen kırmızı- beyaz iplikten bükülen süslerin pazarlara çıkması, kışın..
Beloslav, Varna gölünün bir kolunun kıyısında yer alan küçük bir şehirdir. Şehrin mütevazi limanında Slava adlı tek Bulgar denizaltısı demirlenmiş..
Bulgaristan Bilimler Akademisi(BAN) İklim, Atmosfer ve Su Araştırma Enstitüsü paha biçilmez bir doğal kaynak, tüm canlı organizmaların ve yaşamsal..
Bulgaristan’da “Cupid’in kaşığı” uluslararası yemek yarışması üst üste üçüncü kez düzenleniyor. Lezzet yarışmasının bir misyonu var-imkan ve desteğin..