Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2025 Tüm hakları saklıdır

Cuma öğleden sonra

Temizlik imandandır

İslâm dini, temizlik konusuna çok önem vermektedir. Maddî ve manevî anlamıyla temizlik üzerine İslâm’ın çokça durmasının esas sebebi, Kur’ân-ı Kerim ve Hazreti Muhammed (s.a.s.)’in bu konu üzerine İslâm’ın başından itibaren titizlikle durmalarından kaynaklanmaktadır. Nitekim Kur’ân-ı Kerim’in ilk inen ayetlerinden olan Müddessir suresinin 3 ve 4. ayetlerinde Cenâb-ı Allah, “Elbiseni tertemiz tut, her türlü pislikten uzak dur!” diye emrederek temizliği maddî ve manevî boyutunu dile getirmiştir. İlâhî mesajın, vahyin son muhatabı Peygamber Efendimiz ise bir hadislerinde “Temizlik imandandır” buyurmuş, başka birisinde de “Temizlik imanın yarısıdır” sözleriyle temizliği önemini ifade etmiştir. Ayrıca Rasûlüllah (s.a.s.) her fırsatta pislikten arınma, temizlik çeşitleri, maddî ve manevî temizlik üzerine durarak temizliğin iman olgunluğunun göstergesi olduğunu ortaya koymuştur.

Tarih boyunca Müslümanlar temizliğin müşahhas örneği olan Peygamber Efendimizin, yeme içme, toplu mekânlarda bulunma, elbise ve yaşanan yer, beden, tuvalet, abdest ve gusül vs. ile ilgili en detaylı temizlik şekilleri, yöntemleri ve çeşitlerini ortaya koymuştur. Müslümanlar da bunlara uydukları sürece bu konuda insanlığa örnek olmuşlar, temizlik ve hijyen konusunda dünyaya büyük katkılar sağlamışlardır.


Temizliğin maddî boyutuna değindikten sonra manevî boyutu üzerinde etraflıca duran, maddî ve manevî temizlik arasındaki sıkı bağı dile getiren Bulgaristanlı şair ve yazar rahmetli Mehmed Fikri (1908-1941) bir yazısında şöyle demiştir:

“İnsân, menfur değil, makbul ve mergup olmak ister. Hakk’ın da, Hâlik’ın da mergup ve mahbubu olmak için insanın içi de, dışı da temiz olmak lâzımdır. İçi temiz olmayanın dışı temiz olamaz. Dışı temiz olmayanın içi temiz olduğuna asla kanılamaz... Çünkü; kalp, bir kaba benzer. Her kabın dışına sızan: içindekidir. Bal tenekesinden katran, katran tenekesinden de bal sızmaz…

Boş laf, torbaya girmez. “Kalbim temizdir, paktır!..” Bu, bir davadır. Davacı, davasını ispat etmelidir. Senedsiz, sebetsiz, dava kazanılamaz. Binaen aleyh, “Kalbim temizdir, paktır!” demekle dava halledilmiş ve hak sabit olmuş değildir. Eğer, yalnız kuru bir lafla dava kazanılsa, ben de “Dünya, benimdir!” der ve cihana karşı senetsiz, tapusuz da olsam, madem ki mücerret sözle de hak sabit oluyor, ayak direrdim. Fakat, ispatsız, şahitsiz dava, dinleyen kadı ve mahkeme yok! Kalbinin temizliğini iddia eden, hakikaten kalbinin temiz ve pak olduğunu delilleriyle, şahitleriyle ispat etmelidir. Bu davanın şahitleri: Davacının efâl ve harekâtıdır (eylem ve davranışlarıdır). Efâl ve harekâtı davacının aleyhine mi şehadet ediyor, öyle ise dava suya düştü, davacı yandı demektir!..”

Foto: burdur.diyanet.gov.tr, ntv.com.tr



Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Roma'nın mimari ve mühendislik harikaları, Ritsaria antik kentinin altında yeniden hayat buluyor

Arkeologlar, Bulgaristan'ın kuzeybatısında Ritsaria (Ratiaria) antik kentindeki  Roma hamamının yeraltı altyapısının bir kısmını keşfettiler.  Kent, I. yüzyılda bugünkü Archar köyü bölgesinde kurulmuş ve 586 yılında Avarlar tarafından yıkılmıştır...

Eklenme 23.11.2025 06:10
Çepintsi camisi

Cuma öğleden sonra

Allah’ın insanlar için ikramlarından biri berekettir. Bu nimet, O’nun sıfat ve isimlerinin tecellisidir. Zira Kur’ân-ı Kerim’de Yüce Allah kendisini söyle tanıtır: “Ne yücedir o ki mülk onun elinde ve o her şeye kadirdir”. Buradaki yücelik ise “tebârek”..

Eklenme 21.11.2025 13:41
Bâlî Efendi'nin Sofya'nın Knyajevo semtindeki türbesi

Sofyalı Bâlî Efendi

Beyt-i mâmur istersen ol dil-i rânâyı gör Mescid-i Aksâ dilersen dergeh-i Mevlâ’yı gör Feyz-i esmâ ile kıldı seni Ol âyine çün Gör ne suret gösterir âyine ecillâyı gör Bî-cihet ol her cihetten vech-i Hak ede zuhur Bunca vechin arasında..

Eklenme 14.11.2025 14:00