Günümüz Tırgovişte şehrine yakın antik ve Ortaçağ kenti Misionis’in arkeolojik kazıları 50 yıldan beri devam ediyor. Ünlü arkeolog Dimitır Ovçarov’un başlattığı araştırmaları, tarihçi ve arkeolog olan oğlu prof. Nikolay Ovçarov devam ettirdi.Arkeologlar bu yaz eski şehrin temellerinde çok önemli tarihi eserler buldu. Bu objeler Tırgovişte yörelerinde yaşayan insanların yaşamı, gelenekleri ve geçim kaynağı hakkında ipuçları veriyor. Prof. Ovçarov’a göre, Misionis şehrinin anlamı Miziya olarak algılanabilir.

Orada bulunan birçok metal para ve ticaret yerleri kalıntıları, şehirde insanların zengin olduğunu gösteriyor. Hayvan kemiğinden işlemeli objeler, gümüş yüzük, altın kaplamalı küpe, dağ kristallerinden küpeler ve dökme cam kaplar bulundu.
Cam objelerin bulunması Misionis’in zenginliğine işaret ediyor. Bilim adamları 80 adet cam bardak kalıntıları buldu. Onun yakınında şarap ve yemek kaplarına rastlanıldı. Günümüz restoran ve konuk evlerine benzer antik yerlerin de, tam bu eski meydanda bulunduğu tahmin ediliyor.Prof. Ovçarov “Bizim topraklarımızda 5.- 6. asırdan kalan hanlara rastlamak arkeolojide çok nadir olduğunu söyleyebilirm” dedi:

“Şimdi bu yaz elde ettiğimiz bulgularıdeğerlendiriyoruz, Temmuz, Ağustos, Eylül arkeolojik bulgularını da derleyeceğiz. Burada bütün bir han bulundu. Birçok cam kap bulundu. Benzeri bir han, İtalya Pompeii’de var. Misionis’teki han da buna benzer. 14. asırda bu şehirden insanlar toprakları terkediyor. İnsanlar vadiye iniyor. Şehir de Türkçe’den Eski Cumaa adını taşımaya başlıyor. Misionis şehrinin anısı ise günümüz Tırgovişte’ye taşındı.
Türkçesi.:Sevda Dükkancı
Fotoğraf: BTAİnsanı en güzel bir surette yaratan ve yarattıklarının en şereflisi makamına oturtan Cenâb-ı Allah, onun üstünlük ve zayıflıklarını da bilmektedir. İnsanın üstün vasıflarını korumak, eksik taraflarını tamamlamak ve yanlış yola gitmesninin önünü almak..
İslâm dini yeryüzüne çöken karanlığı yarıp insanlığa muhtaç olduğu aydınlığı göndermediği dönemde dünyaya gelerek melekleri ve insanları sevindiren nurlu yetim Hazreti Muhammed (s.a.s.), önce babadan, sonra da anadan yetim kalınca dedesinin himayesinde..
İslâm dini, her insanı belirli hak ve sorumluluklar taşıyan bir şahsiyet olarak kabul eder. Her şeyin sahibi olan ve Mâlikü’l-mülk ismini taşıyan bütün mülkün mutlak sahibi Cenâb-ı Allah, mahlûktın en şereflisi olarak yarattığı insana mülkü üzerinde..