Aşure ayı geldi mi, evlerimizi tatlı bir heyecan alır.
Yeni hasat buğdayın olmasına dikkat edilir, çevizler kırılır, köşede bucakta korunan bakla taneleri, fasulye gibi aşure için olmazsa olmaz bakliýatlar hazırlanır. Aşure gününde evleri güzel ve tatlı bir koku alır, herkes aşurenin hazırlanmasını sabırsızlıkla bekler. Evin hanımı, komşulara tas tas bolluk ve bereketin simgesi olan aşureyi ikram eder ve hayır dualarını alır.
Bu yıl da, pandemi dönemi olmasına rağmen, ülkemizin birçok bölgesinde aşureler hazırlandı, dağıtıldı, tadıldı ve dualar okundu.
“Mevlâna-2012” Halk Kültürevi’nin kapılarının her zaman açık olduğunu Nurten hanım şu sözlerle özetledi: “Dün Sofya’dan iki genç, “ Tanrı misafiri “ misali, bizi ziyaret ettiler. Tsveti ve Radi, deniz doğru yolculukları sırasında Dobriç’e uğramışlar, bizden bahsedilince de misafirimiz oldular, aşuremizi tatma imkanları oldu, ben onlara türküler söyledim, hep beraber eğlendik ve doğrusu çok, ama çok etkilendiler.”
Halk kültürevi, pandemi döneminde kısıtlı da olsa, etkinliklerine ara vermedi.
Gerek çocuklar, gerekse üyeleri sayesinde “Mevlâna-2012” Halk Kültürevi hep cap canlı kaldı.
Bundan sonra da büyük planları var Nurten Köse’nin, mesela çocuklar için bir dans grubu kurmak ve farklı festival ve etkinliklerde yer almak. “Gerçi, komşu Kruşarı köyünde geleneksel festivale bu yıl katılamadığımızdan dolayı üzgünüz, orada her köyden gelen gerek Bulgar, gerek Türk ve gerekse Tatar yemekleri tanıtılıyor, büyük şenlikler oluyor. Ama yeni festivallerde buluşacağımızı umuyoruz” dedi ve Bulgaristan Radyosu dinleyicileri için çıplak sesle söylediği güzel bir türkü de aramağn etmeden geçemedi!
Röportajın tamamını yukardaki ses dosyasından dinleyebilirsiniz.
Fotoğraflar: Nurten Köse/facebook
Dışarıda çetin kış şartları etkiliyken kaplumbağalar soğuktan ve her çeşit tehlikeden korunmak üzere sığınaklara çekilerek kış uykusuna dalar . Peki kış döneminde kaplumbağalar varlığını nasıl sürdürür? Kendilerini nerede en büyük güvende..
Sofya’nın 35 kilometre Güneybatısında bulunan Pernik kenti “madenciler şehri” olarak bilinir. Ancak son yıllarda şehrin adı daha fazla “Surva”- Kukeri festivalinin çan sesleri, renkli maskeleri, karnaval havası ve çok eski halk geleneğinin yaşatıldığı..
Brüksel’de yiyecek içecek mekanları işleten kadın Bulgar mutfağının lezzetlerini yabancılara tanıtıyor Brüksel’e Bulgaristan daha AB’ye katılmadan 2006 yılında giden Mümüne Mehmedova, evini, ailesini ve çocuklarını bırakıp doğduğu..
Dışarıda çetin kış şartları etkiliyken kaplumbağalar soğuktan ve her çeşit tehlikeden korunmak üzere sığınaklara çekilerek kış uykusuna dalar . Peki..